Diyarbakır'da Cihannüma Yönetim Kurulu Üyesi Alaattin Parlak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Suriye'nin kuzeyinde terör örgütlerinin silahlanmasının Türkiye kamuoyunu ciddi şekilde rahatsız ettiğini söyledi.
Türkiye'nin hem iç güvenliği hem de sınır güvenliği açısından böyle bir operasyon yapmasının beklenildiğini belirten Parlak, operasyonun hızlı şekilde devam ettiğini aktardı.
Parlak, operasyonun, Türkiye'nin sınır güvenliğini koruma amacıyla yapıldığını vurgulayarak, Suriye devletinin topraklarını işgal etmesinin söz konusu olmadığını dile getirdi.
Toplumun tüm kesiminin operasyonu desteklediğini anlatan Parlak, şöyle konuştu:
"Bu operasyon Kürtlere karşı yapılmıyor. Orada bir terör örgütü var ve bu terör örgütüne yönelik operasyon söz konusu. 'Operasyon Kürtlere yapılıyor' algısı aslında bizim iç dinamiği olan Kürtleri etkilemeye yönelik bir hadise. 'Kürtler katlediliyor' algısını yayarak toplumda infial yaratmaya çalışıyorlar ama Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanının açıklamalarına baktığımızda sivillerin zarar görmeyeceğine yönelik açıklamaları oldu. Ancak terör örgütü bazı alanlara, yerleşim yerlerine sivilleri bırakarak böyle bir infial yaratmaya çalışıyor. Hükümetin mültecilere nasıl yardım ettiğini, destek verdiğini hepimiz biliyoruz. Buradaki algı operasyonun çehresini değiştirmeye yöneliktir. Sivil katliamın olması asla söz konusu değil."
Operasyonun ardından 30 kilometrelik "güvenli alan"a Türkiye'deki Suriyelilerin yerleştirilmesi gerektiğine dikkati çeken Parlak, Suriyelilerin kendi vatanlarına geri dönme hasreti içerisinde olduklarını dile getirdi.
"KÜRTLER OPERASYONU DESTEKLİYOR"
HDP ve onlara yakın sivil toplum kuruluşlarının halkı sokağa davet etme girişimlerinin her dönemde görüldüğünü ifade eden Parlak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Özellikle 6-8 Ekim olayları bizim hafızalarımızda. İnsanları sokağa çağırmalarının ardından 55 vatandaşımızın nasıl öldüğü hala hafızalarımızda taze. Bu saatten sonra Kürtlerin HDP'ye bakış açılarında bir değişiklik söz konusu. Artık insanlar onlara inanmıyor. Vatandaşlar operasyonun yapılış gerekçelerini de haklı görüyor. Çünkü öyle bir yapı oluşturulmaya çalışıldı ki kendi içimizdeki Kürtlerin varlığını tehdit edebilecek bir yapıyla karşı karşıya kalıyoruz. Bu saatten sonra HDP ve benzeri yapıların halkı sokağa çağırma çağrısı yankı bulmaz. Vatandaşlar eylem çağrılarına cevap vermeyince onlar da çok kısık, küçük gruplarla açıklama yapma zaruriyeti hissediyorlar. Bu açıklamanın da arkası gelmiyor çünkü vatandaş güvenmiyor artık onlara. Özellikle bölgemizde son zamanlarda yaşanan çukur siyasetiyle birlikte HDP'ye karşı güvensizlik son derece arttı. Artık insanlar hükümetten ve devletten yana tavır geliştirmeye başladılar. Kürtler operasyonu destekliyorlar. Bu operasyonun da başarıya ulaşmasının kendi menfaatlerine olduğunu düşünüyorlar."
Hak Sanayici ve İş Adamları Derneği (HAKSİAD) Başkanı Ramazan Azboy ise Suriye savaşının adalet ekseninde çözülmesi gerektiğini belirtti.
Türkiye'nin kendini güvene almak için operasyon düzenlediğini dile getiren Azboy, "Evet gerekliydi ve hatta çok geç kalmış bir operasyon olarak görüyoruz. Türkiye gibi bölgesel ve küresel hedefleri olan bir ülke, sınırlarının ötesinde kendisini orta ve uzun vadede uğraştıracak bir oluşuma izin veremez, vermemelidir. Küresel güçlerin oyuncağı haline gelen bir oluşuma asla izin vermemeli. Suriye güvende olmadan Türkiye'nin de güvende olmayacağını biliyoruz. Suriye halkı geleceğine güvenle bakmadan, bizim de huzur içinde olmayacağımızın farkındayız." ifadelerini kullandı.
BATMAN
Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) Batman Şube Başkanı İdris Biçici ise harekatı sonuna kadar desteklediklerini söyledi.
Suriye'deki terör örgütlerinin orada yaşanan otorite boşluğundan dolayı "emperyalist" güçlerin desteğini alarak Kürt halkına zulmettiğini belirten Biçici, bu terör örgütlerinin bir an önce bertaraf edilmesi gerektiğini aktardı.
Suriye halkının terör örgütlerinden çok çektiğini dile getiren Biçici, şöyle konuştu:
"Yeter artık, oradaki terörün bitirilmesini, halkın evine, memleketine dönmesini istiyoruz. Oradaki halka hiçbir rahatlık bırakmayan bu terör örgütüne yapılan operasyonun başarıyla geçmesini Cenabıhakk'tan niyaz ediyoruz. Biz her zaman olduğu gibi devletimizin yanında olduğumuzu, şanlı ordumuza dua ettiğimizi, Allah'ın ordumuzu ve askerimizi muzaffer kılmasını diliyoruz."
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Batman Şube Başkanı Suat Özdemir de operasyonu desteklediklerini bildirdi.
Özdemir, "Roketlerin sınırlarımıza girmesi, şehirlerimize inmesi ve insanlarımızın şehit olmasının artık son bulması lazımdı. Operasyonu destekliyoruz. İnşallah Cumhurbaşkanımızın deyimiyle en kısa zamanda biter." diye konuştu.
ŞIRNAK
Şırnak İnsani Yardım Vakfı (İHH) Şube Başkanı Serdar Tatar, operasyonun başarıyla ilerlemesini gururla takip ettiklerini, Türkiye'nin devlet olmanın gereğini yaptığını belirtti.
Tatar, "İnşallah bu operasyon sonucunda PYD/PKK, DEAŞ gibi hem İslam hem de insaniyet için tehlike olabilecek tehditleri temizlenir. Biz de bunun için ordumuza duacıyız." dedi.
Sosyal medyada operasyonun Kürtlere yapılmış bir operasyon gibi gösterildiğine dikkati çeken Tatar, Kürtlerin bu yalana inanmadıklarını vurguladı.
Tatar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Orada Kürtlere yapılan bir operasyon değil asıl Kürtlere zulmeden terör unsurlarının olduğunu görüyoruz. Suriye'de Esed zulmünün yanı sıra esas büyük zulmü, PYD ve PKK'dan görüyor. Gerçek Kürt düşmanı PYD/PKK ve DEAŞ'tır. Bunu Kürt olan sivil korumasız, masum çocukları öldürerek defalarca kanıtlamıştır. Devletimizin arkasındayız operasyonu da destekliyoruz."
BİNGÖL
MÜSİAD Bingöl Şube Başkanı Ali Akbana, Zeytin Dalı Harekatı'nı desteklediklerini söyledi.
Akbana, "Orada yaşayan halka, Kürtlere yönelik bir operasyon değil terör örgütlerine yönelik bir operasyondur. Cenabı Mevlam görev alan tüm askerlerimizi muhafaza ve muzaffer eylesin." ifadelerini kullandı.
ELAZIĞ
MÜSİAD Elazığ İl Başkanı Hasan Uzun, ülkelerinin güvende yaşayabilmesi için sınırda gerçekleştirilen harekatın arkasında olduklarını ifade etti.
Sınırdaki tüm askere dua ettiklerini belirten Uzun, "Ne Kürtler ne de Türkler artık terör örgütlerine prim vermez. Harekat ne Kürtleri ne Arapları ne de Türkleri hedef alan bir harekat değildir. Oranın güvenli ve huzur içinde yaşaması gerekiyor ki komşu olarak biz de güven içinde yaşayalım." diye konuştu.
Elazığ Sivil Toplum Kuruluşları Platformu Başkanı İbrahim Kayaoğlu da Türk Silahlı Kuvvetleri'ne başarılar dileyerek, sınır güvenliği ve Kürt kardeşleri için başlatılan harekatı desteklediklerini aktardı.
MARDİN
MÜSİAD Mardin Şube Başkanı Nurettin Kasap, harekatı iş dünyası olarak desteklediklerini, harekatın en başından sonuna kadar meşru olduğunu, bu noktada herhangi bir tereddüdün asla bulunmadığını söyledi.
Kasap, "Terörü sınır bölgemizden uzaklaştırmak, ileride bize dönecek olan silahları imha etmek, bize karşı silahlandırılan terörü yok etmek meşru müdafaa hakkımızdır. Rabbim, ordumuzu ve askerlerimizi korusun ve muzaffer eylesin inşallah." dedi.
SİİRT
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Siirt İl Temsilcisi İbrahim Ethem Göztok, Türkiye'nin bundan önce olduğu gibi bugün de kendisinden yardım bekleyen mağdur ve mazlum halklara yardım elini uzatmaya devam ettiğini söyledi.
Harekatın sadece oradaki terör örgütlerine yönelik olmadığını aktaran Göztok, "Ordumuz yedi düvele karşı bir operasyon gerçekleştirmektedir. İnşallah galip gelecektir. Ülkemiz her zaman kendisinden yardım isteyen mazlum insanlara yardım elini nasıl uzattıysa bugün de aynı şekilde uzatıyor ve yarın da aynı şekilde uzatacaktır." diye konuştu.
Siirt Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Gazi Aileleri Federasyonu Başkanı Başkanı İsmail Şehitoğlu da Türkiye'nin yurt içinde olduğu gibi yurt dışında da ülkenin birlik ve beraberliğini tehdit eden her türlü unsura karşı mücadelesini sürdüreceğini söyledi.
Şehitoğlu, şöyle devam etti:
"Bugün Afrin'de olan Mehmetçik, orayı sadece teröristlerden temizlemiyor, aynı zamanda orada yaşayan kardeşlerimizin huzur ve refaha kavuşması için yardım elini uzatıyor. Allah askerlerimizin yardımcısı olsun."