Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya’ya yapacağı ziyaret, Türk ekonomisinin durumu Alman gazetelerinde öne çıkan yorum konularından biri olarak göze çarpıyor.
"Ortadoğu ile Avrupa arasındaki en önemli tampon bölge olan Türkiye'nin istikrarsızlaştırılmasını kimse arzulayamaz. Yine de Almanya Cumhurbaşkanı'nın otokrat lidere yakınlık göstermekte acele etmesi yadırganacak bir durum. Peter Steudtner, Meşale Tolu ve Deniz Yücel'in rehinelik krizi sanki unutulmuş gibi. Devlet ziyaretinde yine rehineler konu edilecek. Erdoğan Almanya'ya iltica etmiş olan darbeci olarak tanımladıklarının iadesini isteyecek. Karşılığında muhtemelen siyasi tutuklu olarak alıkoyduğu yedi Alman vatandaşının serbest bırakılmasını önerecek. Almanya böyle bir pazarlığa oturamaz, oturmak zorunda da değildir. Çünkü Türkiye ekonomik krizin eşiğinde sendeliyor. Türkiye Cumhurbaşkanı yardıma ihtiyacı olduğu için Berlin'e geliyor.”
Frankfurter Allgemeine Zeitung Türkiye'nin ekonomik durumuna ayırdığı yorumda sıkıntıların nedeninin sadece dış ilişkilerdeki gerginlikte aranamayacağını belirtiyor:
"Türk hükümeti enflasyon oranını yeniden yüzde 10'un altına çekmesini umduğu yeni ekonomi politikalarının taslağını açıkladı. Türk Lirası Ocak ayından bu yana Dolar karşısında yaklaşık üçte bir oranında değer kaybına uğradı. On yıl vadeli devlet tahvillerinin faizi yüzde 18,5'le kredi notu düşük kalkınma halindeki ülkeler düzeyine geldi. Çalkantıları sadece Türkiye ile ABD arasındaki anlaşmazlığa bağlamak işin kolayına kaçmak olur. Türkiye belli bir süredir yabancı yatırımcıyı ürküten uygulamalara başvuruyor. Yüksek dış borç yükü altındaki Türkiye Lira'nın değer kaybetmesine göz yumamaz. Aksi takdirde dövizle borçlanmış olan işletmelerin ve bankaların durumu sarsılır.”