Avukat İsmail Cem Halavurt, mahkemeye sunduğu dilekçede, sanık Brunson'ın terör örgütleri ile ilişkisini gösteren delillerin mevcut olmadığını, müvekkiline isnat edilen 'casusluk' suçlamasının hukuki dayanağının bulunmadığını ileri sürdü. Brunson hakkında beyanda bulunan 'Dua' kod adlı gizli tanık ile diğer tanıkların ifadelerinin yalandan ibaret olduğunu söyleyen Halavurt, dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:
"Bu iddianame ve delillerle müvekkilin özgürlüklerinin sınırlandırılması mümkün olmamalıdır. Sayın mahkemece yapılan yargılamanın fazlasıyla siyasal meselelerin konusu haline geldiği bir gerçektir. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri ile ülkemiz arasında ikili ilişkilerde temel bir sorun haline gelmiştir. Bu dava sebebiyle ülkemiz de ciddi zararlara uğramaktadır. Bu durumda mahkeme heyeti olarak hukuka bağlı kalarak karar vermenin zorluğu ortadadır ancak Sayın Cumhurbaşkanımızın ve diğer bakanlarımızın belirttiği üzere Türkiye'de yargı bağımsızlığı var ise sayın mahkemeniz iki ülke arasında gidip gelen heyetler arası görüşmelerin sonucunu beklemeksizin hukuka uygun karar vermelidir."
NE OLMUŞTU?
İzmir'de terör örgütleri adına suç işlediği, casusluk yaptığı iddiasıyla tutukluluğu sağlık sorunları gerekçe gösterilerek ev hapsine çevrilen ABD'li din adamı Brunson'ın ev hapsi ve yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması için mahkemeye yeniden itirazda bulunulmuş, Brunson'ın avukatı İsmail Cem Halavurt, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesine verdiği dilekçeyle, müvekkili hakkındaki 'ev hapsi ve yurt dışı çıkış yasağı' kararına itiraz etmişti.