İSTANBUL (AA) - Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu Başkanı Yalçın Karadeniz, "Hepimiz Beşiktaş'a hizmet için buradayız. Hiç kimse diğerinden daha üstün Beşiktaşlı değildir." dedi.
Siyah-beyazlı kulübün Vodafone Arena'da gerçekleştirilen olağan divan kurulu toplantısında konuşan Karadeniz, son dönemde borç konusunda yaşanan polemik konusunda açıklamalarda bulundu.
Açılış konuşmasının ardından herhangi bir açıklama yapmayan Karadeniz, denetleme kurulu başkanı Feyyaz Tuncel'in konuşmasının ardından söz alarak, "Hepimiz Beşiktaş'a hizmet için buradayız. Hiç kimse diğerinden daha üstün Beşiktaşlı değildir. Her ne kadar divan kurulu, diğer kurulların koordinesini sağlamakla beraber, diğer kurullardan üstünlüğünü iddia edemez." ifadelerini kullandı.
Denetleme kurulu üyelerine seslenen Yalçın Karadeniz, "Arkadaşlarım hassasiyet gösteriyor. 'Bize hakaret ediyorlar, küçük düşürüyorlar.' gibi bir şey olamaz. Arkadaşlarım etkin ve yetkin insanlardır. Onların yetkisine ve etkisine dil uzatmamız asla olamaz." diye konuştu.
Kulüpte 100 yıldır yapılmayan bir işlemin talep edildiğini savunan Karadeniz, "Geri adım atmak söz konusu değil. Ben sadece niyetimin bu olmadığını, boşuna günahımı almamalarını istiyorum." şeklinde görüşlerini aktardı.
- Borç konusu
Divan kurulunun borçla ilgili yaptığı açıklamalara değinen Yalçın Karadeniz, şunları söyledi:
"6 Ağustos'ta yapılan toplantımızda raporu Serdar Keskin okudu. Sol tarafımda denetleme kurulu, sağda yönetim kurulu vardı. Hata yapabiliriz, ancak 'hata vardır, yanlış söylüyorsunuz.' demediler. Kimse kimsenin müfettişi değildir. Herkes öğrenmek istiyor. Sayın Tuncel'in söylediği gibi eskiden beri gelen bir borç giderek artıyor. Bu borç miktarının artmasının önlenmesine yönelik ne gibi tedbirler alınabilir, ne gibi işlem yapılabilir konusunu sizlere göndermek nasıl hata olabilir. İnsanların bilgi alma hakkını ellerinden almamak lazım."
Denetleme kurulunun kendilerine verdiği raporların sayfa numaralarını koymak suretiyle üyelere gönderdiğini kaydeden Karadeniz, şu ifadeleri kullandı:
"Üçüncü sayfada derneğin borçları gösteriliyor. 350 milyon mesela, uzun vadeli borç 150 milyon. İkisini topladığınızda derneğin borcu gösterilir. Ben onu gösteriyorum. İlave veya virgül değişikliği söz konusu olamaz. Yöntem yanlış olabilir. Bu raporlardaki rakamlara aynen sadık kalarak gidiyorum. 'Eleminasyon yaptık.' deniliyor. Yapılabilir. Muhasebe tekniğinde vardır, ben nasıl yapıldığını bilmem. Borçların ne miktar ve nasıl elemine edildiği yönünde açıklayıcı not yok. Bir not yazmak bu kadar mı zor."
Borç rakamını kendisinin açıklayamadığını kaydeden Yalçın Karadeniz, kulüp başkanı Fikret Orman ile bu konuda aralarında geçen diyaloğu paylaşarak, şunları kaydetti:
"(Borcun açıklanması bana ait olaydır.) başkan bunu demiş. Doğru söylüyor. Borç rakamını ben açıklamıyorum. Zaten elimde materyal yok. Rapor vermedikleri sürece ben nereden bileceğim. Kulübün muhasebe kayıtlarına girme yetkim yok. Onlar açıklıyorlar. Ben de onların açıkladığı rakamlar üstünde giderek bir neticeye varıyorum. Aramızda 600-800 milyon fark olursa o zaman mızrak çuvala sığmaz. (Yönetim kurulu) Onlara hakaret için söylemedim. Üyelere gönderdiğim, tüzüğün 30. maddesinin bana verdiği yetkiyle gönderdiğim şeydir."
Başkanın bu konuda bir gazeteye yaptığı açıklamayı da eleştiren Karadeniz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Kamuoyunda kulübün aleyhine yapılması gibi, hele hele sayın başkanın kaleminden mi çıkmış başka bir yerden mi çıkmış onu bilmiyorum, ama biraz üzüldüm. Yedek bir yönetim kurulu üyesi gibi yazıyor, 'Beşiktaş'ı küçük düşürmeyelim.' şeklinde... Sayın başkan, sizin yaşınız kadar benim hizmetim var. Ne demek Beşiktaş'ı küçük düşürmek? Birbirimize ders verme içinde olmamalıyız. Gündeme getirme niyetinde değildim ama siz bu tür şeyi kendi probleminiz gibi yapıyorsunuz, doğru değil. Yanlış yapıyorsak siz bu konunun uzmanı olarak, muhasebe elemanları olarak yardım edin. Bu bina muhteşem, kim inkar edebilir ki? Üyelerin de nasıl yapıldığını, ne için yapıldığını bilmesi gerekiyor. Onun da işi denetleme kurulu. Denetleme kurulu da beni şikayet edeceğine bunların üzerinde durursa daha iyi olur. Kin ve garezle bakmam. Şeriatın kestiği parmak acımaz. Beşiktaş uğruna Lahey Adalet Divanı'na gideriz. Her şeyin Beşiktaş'ta hak, hukuk, adalet içinde gideceğine inanıyorum. Biz akil insanlarsak ben bu konunun üstünü kapatıyorum."