Gerek stres, gerek heyecan gerekse yorgunluk derken insanların geneli uyku problemi çekiyor. Peki uykusuzluğa karşı neler yapmak gerekir? Düzenli uykunun sağlık için düzenli beslenme ve fiziksel aktivite kadar önemli olduğuna dikkat çeken Dr. Sinan Akkurt, özellikle elektronik aletlerin uyku kalitesini düşürdüğünü kaydetti. Uykuyu zihnin ve bedenin kendini yenileme süreci olarak nitelendiren Dr. Akkurt, “Uykuya dalmakta, uykuyu sürdürmekte ve sabah uyanmakta güçlük çekiyorsanız, sabahları yorgun uyanıyorsanız sebebi elektronik cihazlar olabilir.” dedi. Son dönemde uykusuzlukla ilgili şikayetlerin artışına dikkat çeken Dr. Sinan Akkurt, kış aylarının yarattığı olumsuz psikolojik etkenler, aşırı kafein tüketimi, stres, sigara ve elektromanyetik kirliliğin uykusuzluk nedenleri olabileceğini kaydetti. Geceleri uykuya dalma ve uykuyu sürdürme sorunu çeken kişilerin bu nedenleri elemine ederek kendilerine daha çok hangisinin etki ettiğini kendilerinin de tespit edebileceğini söyleyen Dr. Sinan Akkurt, özellikle fazla elektromanyetik yüklenimin hem uykuya dalmayı, hem de dinç bir şekilde uyanmayı zorlaştırdığına vurgu yaptı. "İyi beslenmenize, hareketli bir yaşam sürmenize rağmen yine de sürekli yorgun ve zor uyanıyorsanız sebebi telefon, bilgisayar, televizyon ile çok zaman geçirmeniz ve özellikle bunları yatak odanızda bulundurmanız olabilir. Vücudumuzun kaldıramayacağı kadar elektromanyetik kirlilik, oluşturduğu hücresel stres nedeniyle bağışıklık sisteminin gücünü kaybetmesine, kendimizi yorgun ve halsiz hissetmemize ve verimliliğimizin düşmesine neden olur. Odaklanma, konsantrasyon sorularını ve daha pek çok hastalığı beraberinde getirir.” dedi. Doğal taşları da odadan çıkarın Dr. Akkurt, yatak odasında ve yakın çevresinde açık durumda cep telefonu, televizyon, bilgisayar bulundurulmaması, yine birer elektromanyetik dalga kaynağı olan doğal taşlı takıların da oda dışında depolanması gerektiğini kaydetti. En azından yılda bir kez elektromanyetik arınma programı uygulamayı, uykuya dalmayı kolaylaştırmak için telefonla oynamak yerine doğanın sunduğu imkanlardan yararlanmayı tavsiye etti. Bu tavsiyeler arasında şu gıdaları saydı: Ilık süt, ayran, papatya çayı, melisa çayı, muz, badem, keten tohumu, bal, kayısı, kavun.
