17 °c

Türkiye'nin Yeni Güvenlik Konsepti Konferansı

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, teröre karşı tüm güvenlik güçleri ve milletin Türkiye genelinde mücadele verdiğini belirterek, "Bu neyi getirecek biliyor musunuz? Bölgede yaşayan tüm insanımızın da kendine olan özgüvenini artıracak. 'Kepenk indir' dediği zaman artık kepenk indiren bir Güneydoğulu, Doğulu olmayacak ben buna inanıyorum. Çünkü böyle bir şey...

Politika Haberi
Türkiye'nin Yeni Güvenlik Konsepti Konferansı
Türkiye'nin Yeni Güvenlik Konsepti Konferansı

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, teröre karşı tüm güvenlik güçleri ve milletin Türkiye genelinde mücadele verdiğini belirterek, "Bu neyi getirecek biliyor musunuz? Bölgede yaşayan tüm insanımızın da kendine olan özgüvenini artıracak. 'Kepenk indir' dediği zaman artık kepenk indiren bir Güneydoğulu, Doğulu olmayacak ben buna inanıyorum. Çünkü böyle bir şey yaptığı takdirde onlar da bedel ödeyecekler" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Polis Akademisi tarafından düzenlenen Türkiye'nin Yeni Güvenlik Konsepti Konferansı'ndaki konuşmasında Polis Akademisi öğrencilerine seslenerek, şunları söyledi:

"Annenize, babanıza şunu söylemeniz lazım. 'Siz, bizi bu vatan için yetiştirdiniz mi? Yetiştirdiniz. Anacığım, babacağım bak benim mesleğimin hedefinde, şehadet var, benim mesleğimin hedefinde gazilik var. Benim mesleğimin hedefinde, bu vatanın geleceği var, bu milletin birliği, beraberliği geleceği var.' Bunu söylemeniz lazım. Eğer anne, baba bunu kavramışsa o zaman gittiğimiz her yerde gördüğümüz gibi ikinci evladım var. O da bu vatana feda olsun diyen anneleri, babaları gördük. Onun için sizlerin bu mesleği tercih etmesinin bir anlamının olduğunu gayet iyi anlıyorum. Onun için bu meslek rastgele bir meslek değil. Bu mesleğin manevi boyutu çok büyük, siz bu meslekte manen de güçlüsünüz. Sizler, bu mesleğin içerisinde inşallah Türkiye'nin içinde farklı bir makamı, mevkiyi temsil ve teşkil ediyorsunuz."

Uluslararası toplantılarda "Dünya 5'ten büyüktür" ifadesini kullandığını hatırlatan Erdoğan, Türkiye'nin kendisinden büyük Türkiye'yi inşa edeceğini vurguladı.

Doğu ve Güneydoğu'nun böyle gitmeyeceğini belirten Erdoğan, son dönemlerde hep birlikte bir mücadele verildiğini, şu anda teröristlerin kaçacak delik aradığının altını çizdi.

- "Kepenk indiren bedelini ödeyecek"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, teröre karşı Türkiye genelinde mücadele verdiğinin altını çizerek, "Tüm güvenlik güçlerimiz, silahlı kuvvetlerimiz, tüm emniyet teşkilatımız, polisimiz ve bunun yanında köy korucularımız, hep birlikte milletçe başta Güneydoğu, Doğu olmak üzere Türkiye genelinde bir mücadele veriliyor. Bu neyi getirecek biliyor musunuz? Bölgede yaşayan tüm insanımızın da kendine olan öz güvenini artıracak. 'Kepenk indir' dediği zaman artık kepenk indiren bir Güneydoğulu, Doğulu olmayacak, ben buna inanıyorum. Çünkü böyle bir şey yaptığı takdirde onlar da bedel ödeyecekler. 'Geldiler bizi tehdit ettiler o yüzden kepenk indirdik' yok. Bu görev sadece askerin, polisin, köy korucusunun görevi değil aynı zamanda milletçe senin de görevin. Sana 'kepenk indir' diyene sen meydan okuyacaksın." değerlendirmesini yaptı.

Teröristlere caddeleri, meydanları dar edeceklerini ifade eden Erdoğan, "Sokaklara hendekler açanlara karşı 'evinin içinde buyur otur' diyeceksin, ondan sonra bir evden öbür eve koridorlar açacaksın, böyle saçmalık olur mu? Buna vatanseverlik, milliyetperverlik denmez. Buna terör örgütüne yardım yataklık denir." dedi.

Erdoğan, polis teşkilatının, askerin, köy korucularının hep birlikte dayanışma halinde bu mücadelenin son safhasında bu işi bitireceğine inandığını dile getirerek, terörle mücadele konusunda şu anda en önemli noktaya gelindiğine dikkati çekti.

Başbakan, İçişleri Bakanı ve tüm yönetici kadroların hepsinin terörle mücadeledeki son safhada darbeyi en güzel şekilde indireceğini ve bitireceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bugün bir batılı geldi. Öğleden sonra, 'cezaevlerindeki milletvekilleri ile alakalı bir karar çıkacak.' dedi. Şu anda 'Türkiye'deki bazı uygulamalarla ilgili karar çıkacak.' dedi. Tabi ben anlattım. Bu kişilerin neler olduğunu, tekrar kendisine anlattıktan sonra bir şey söyledim. 'Yapabiliyorsan şunu yap' dedim. Hemen bir telefon aç deki 'bu Türkiye'nin iç hukukuna fazla karışmayın. Çünkü bunlar öyle kararlı gidiyorlar ki gönderdiğiniz mektubu hemen size geri iade ederler ve bildiklerini de okurlar. Boşuna uğraşmayın' dedim. Onlar da buna benzer şeyler olduğu zaman iç hukukumuz, yargı bağımsız. Türkiye'de olduğu zaman, bizim iç hukukumuza kimse karışamaz. Biz kendi kararımızı kendimiz veririz. Bizde de hukuk var, bizde de hukukçular var. Bizde de hakim var, bizde de yargı var kusura bakmasınlar. Onlar kendi işine, biz kendi işimize. Bugüne kadar ülkeyi karıştıranlar onların ta kendisi olmuştur."

Erdoğan, şu anda Avrupa'nın değişik ülkelerinde teröristlerin kol gezdiğine işaret ederek, onlara yardım yataklık yapıldığını, Türkiye'den kaçanların terörist milletvekillerinin Brüksel'in meydanlarında nutuk attıklarının çok iyi bilinmesi gerektiğini vurguladı.

Erdoğan, kendi işlerine bakıp kararlı bir şekilde mücadeleyi sürdüreceklerini belirterek, ülkeyi refaha, huzura kavuşturacaklarını söyledi.

Suriye'de, Irak'ta, Kuzey Afrika ülkelerinde Balkanlarda ve diğer kardeş coğrafyalarda yaşanan olayların hemen hepsinde bir yönüyle Türkiye'yi oralardan uzak tutmanın hedeflendiğin açık olduğunu anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Peki, Türkiye Suriye'den veya diğer yerlerden uzak durunca ne olacak? Bu bölgeler huzura, güvene refaha mı kavuşacak? Elbette böyle bir durum söz konusu değil. Türkiye oralardan uzak durduğunda olacak şey, etnik ve mezhep temelli kavgaların çok daha rahat çıkartılabilecek insanların tarihleri ve kültürleri ile bağlarının çok daha kolay kopartılabilecek, doğal kaynakların çok daha rahat, yağmalanabilecek olmasıdır. Bu kardeş coğrafyaların hepsi içinde Türkiye, günümüz dünyasının kuralları belirli ülkeler tarafından konulmuş ahlak dışı şartları içinde dahi siyasi, ekonomik ve kültürel bağımsızlığını elde edilebileceğinin ispatıdır. Birinci Dünya Savaşı'nın galipleri tarafından konulan bu kurallar aslında Türkiye gibi bir devletin yaşamasını öngörmüyor. Böyle bir hesapları, böyle bir planı yoktu."

(Sürecek)



Sıradaki Haber