ADIYAMAN (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Cumhurbaşkanımızın talimatı ve hükümetimizin politikası nettir. Terör örgütü tasfiye edilecektir. Politika açık ve nettir. PKK adını literatürden sileceğiz. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bu büyük ülkeyle, bu büyük milletle, asil milletle bilek güreşine giremezler." dedi.
Soylu, TPAO Kültür Merkezinde düzenlenen AK Parti İl Danışma Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin güçlü ve büyük bir ülke olduğunu anımsattı.
Türkiye'nin merhametli bir ülke olduğunu vurgulayan Soylu, "Türkiye büyük bir devletin mirasçısı üzerinden geçmişe bugüne ve yarına bakabilen bir ülkedir. Biz tam 600 yıl önce bu coğrafyada sadece bu coğrafyada değil bütün dünyada sözü kabul gören, iddiası olan, iradesi olan bir ülke olarak bu dünyaya ve insanlığa birşeyler anlatmaya çalıştık." ifadesini kullandı.
-"PKK adını literatürden sileceğiz"
Bakan Soylu, terör örgütlerinin bu ülkenin huzurunu bozamayacaklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bir terör örgütü, beni kardeşimden, beni benden, beni özümden ayıramaz. Bir terör örgütü, bu ülkenin ilerlemesini bu ülkenin zenginleşmesini engelleyemez. Yine bir terör örgütü, aramıza nifak sokamaz. Bir terör örgütü bu ülkenin birliğine ve beraberliğine tehdit ortaya koyamaz. Bilinmelidir ki, nerede olursak olalım orada o terör örgütünü yok ederiz, yok ederiz. Cumhurbaşkanımızın talimatı ve hükümetimizin politikası nettir. Terör örgütü tasfiye edilecektir. Politika açık ve nettir. PKK adını literatürden sileceğiz. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bu büyük ülkeyle, bu büyük milletle, asıl milletle bilek güreşine giremezler."
- "Geçleri sistemin içerisine dahil etmeliyiz"
Türkiye'nin, Avrupa ve dünyaya karşı en büyük üstünlüğünün genç nüfus olduğunu belirten Soylu, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Tam 10 yıl boyunca onlardan genciz, 10 yaş. Bugün neden anaokullarını yaptık. Derdimiz neydi? Ben 6 yaşında okula gittim, kaçak gittim. Bizim zamanlarımızda 7 yaşın altındakileri okula almıyorlardı. 'İnsan 7'sinde neyse 70'inde de odur' demez miyiz? Peki neden 7 yaşın öncesine kadar eğitime gitmezdik. Peki Avrupa, çocukların doğduğu andan itibaren çocukları neden okullara gönderirlerdi? İşte bu da bir oyundu, bir tezgahtı. Genç bir nüfus yetiştiriyoruz. Bizim için en önemli olan genç nüfusu, sistemin içerisinde dinamizmiyle, ortak aklıyla beraber tutmalıyız. Onları sistemim içerisine koyup, onların gücünü Türkiye'ye yansıtmalıyız. O genç ve dinamik nüfustan bir şekilde istifade edelim. Onları iyi yetiştirip, iyi özgüven verip, onları dünyaya salmalıyız ki onlar orada çalışmalı, hem de değerlerimizi anlatmalı. Dünyaya, Anadolu'daki bu insanlığın ne olduğunu, insanlığın çizgisinin nereye gittiğini ifade etmelidir."
(Bitti)