DENİZLİ (AA) - Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, seçim kazanıp seçim kaybettiğini belirterek, "Seçimleri kazanıyorken yaptıklarınızı aynen yapın ama kaybediyorken yaptıklarınızı sakın yapmayın." dedi.
Türel, AK Parti Denizli İl Başkanlığında başlayan Siyaset Akademisi'nin ilk dersinde yaptığı konuşmada, ders vermenin haddi olmadığını ama yaşadıkları tecrübeler içerisinde ders çıkarılacak birçok hadise olduğunu belirtti.
Siyaset akademisi tecrübesinin kendisi için çok önemli olduğunu ifade eden Türel, şöyle konuştu:
"2009'da Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini kaybettikten sonra o zaman kurucu liderimiz, o zaman Başbakanımız, şimdiki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bana Siyaset Akademisi programı için Anadolu'yu tek tek şehir şehir gezmem için bir talimatları oldu. Seçim kaybetmiş bir belediye başkanı olarak seçimden 10 gün kadar sonra Sayın Cumhurbaşkanımız 'Anadolu'yu şehir şehir gezeceksin' diyor. Ben de 'Acaba neden?' diyorum. Yani 'Seçim kaybetmiş bir insan, acaba neden böylesine bir program için görevlendirilir?' diye düşünüyorum. Kendimce yaptığım değerlendirmeler sonucu şöyle bir yere vardım: Menderes, sen 2004'te seçim kazandın, 2009'da kaybettin. Bu iki tecrübe de sende var. Kaybettikten sonra niye bir sorumluluk tevdi edilir? Şunu düşündüm, biz kazanıyorken birçok tecrübeyi paylaştık, kaybediyorken daha çok tecrübe kazandık. Kazanıyorken tecrübelerimi burada anlatayım, kaybediyorkenki tecrübelerimi de anlatayım, neler yapmışız? O yüzden sizlere buradan özellikle söylemek istediğim, seçimleri kazanıyorken yaptıklarınızı aynen yapın ama kaybediyorken yaptıklarınızı sakın yapmayın. Belki o yüzden bizi o tarihte her iki tecrübeyi paylaşmak adına Sayın Cumhurbaşkanımız görevlendirmişti diye düşünüyorum."
- "15 Temmuz'da siyasetin ve demokrasinin kuralları yeniden yazıldı"
Siyaset Akademisi programının önemli bir konu olduğunu dile getiren Türel, bu programı parti içi bir program olarak düşünmediklerini, partiye mensup olmayanların da katımıyla siyasi bir kazanç elde edilmesinin bu programın temelinde yattığını aktardı.
Siyasette yerel yönetim-teşkilat ilişkileri, siyasi partiler ve demokrasi konularının ele alındığı ilk derste Menderes Türel, şunları söyledi:
"15 Temmuz'da siyasetin, teşkilatların, milli iradenin, milletin hassasiyetinin, demokrasinin adeta hikayesi yeniden yazıldı. 15 Temmuz'da yaşadıklarımızdan sonra artık demokrasiyi, siyaseti, siyasi partileri ve teşkilatları, 15 Temmuz öncesi ve sonrası diye değerlendirmemiz gerekiyor. 15 Temmuz'da siyasetin, siyasi partilerin ve demokrasinin kuralları yeniden yazıldı. Teşkilat nedir, millet nedir, milli irade nedir, lider nedir, bütün bunları, 15 Temmuz'da çok farklı boyutlarıyla hep birlikte yaşadık. 15 Temmuz'da yeniden yazılan siyaset teorisi, çok önemlidir. Teşkilatların ne olduğunu 15 Temmuz'da dünyaya gösterdiniz. Milli iradenin ne olduğunu, milletin ne olduğunu dünyaya gösterdiniz. Liderliğin ne olduğunu dünya 15 Temmuz'da bir kere daha idrak etti. Demokrasi havariliğine soyunan birçok demokrasi üzerinden geçinen ülke, Türkiye'nin demokrasi hassasiyetini gördüğünde adeta konuşacak kelime bulamadı. İşte demokrasiye bağlılık nedir, demokrasiye inanç nedir, 15 Temmuz'da bunu yaşadık."
Siyasetin teori, fikir ve inanç üzerinde geliştiğine işaret eden Türel, "Fikri temeli sağlam olmayan bir partinin gelişmesi mümkün değildir. Fikri temeli sağlam olan bir parti de fikri temeli ne kadar sağlam olsa da güçlü bir lideri yoksa yine gelişmesi mümkün değildir. Bunların hepsi birlikte olmalı." dedi.
- "Bu ülkenin bileğini bükebilecek hiçbir güç olmayacak"
Çok partili demokratik hayata geçebilmenin faturaların çok ağır ödendiğini aktaran Türel, şöyle devam etti:
"15 Temmuz da bu faturalardan birisidir. Bugün Türkiye'de bütün millet sandık başına hür iradesiyle giderek gizli oy açık tasnifle tercihini kullanabiliyorsa bu, 1940'lı yıllarda başlayan Demokrat Parti'nin çok partili demokrasiye geçme misyonunun yerine gelmesi sayesindedir. 40-50 senedir hala uğraşıyoruz ama bu misyonu bugün Türkiye hamdolsun mümkün olduğunca hedefine ulaştırmıştır. Ama şimdi bir başka misyon partisi, bir başka misyon ortadadır. Bu nedir? İktidar olmak sadece bir ülkenin ekonomik kalkınmasını sağlamak değil, milli değerleriyle, manevi değerleriyle bunu sağlamaktır. Bu misyonu da 14 sene boyunca AK Parti üstlendi ve 14 senedir AK Parti çok ağır bedeller ödedi. Bu misyonun başarıya ulaşmasını engelleyecek birçok tezgahla, kumpasla karşı karşıya kaldık. Şükürler olsun ki milletin iradesi, milletin gücü bu oyunları bozmayı başardı. 15 Temmuz Türkiye'de ve dünyada demokrasinin kurallarının yeniden yazıldığı bir tarihtir. Maddi kalkınmayla birlikte manevi kalkınmanın da Türkiye'de hedefine ulaşması sayesinde, inşallah cumhuriyetimizin 100. yılında bu ülkenin bileğini bükebilecek hiçbir güç olmayacaktır. Zaten mesele de budur. Güneydoğu'daki PKK sorunu, FETÖ organizasyonu, bunların hepsi, bu ülkenin ekonomik kalkınmasını milli kalkınmayla birlikte sağlamaması üzerine kurulan engellerdir."
Siyasetin yerelde başladığına işaret eden Türel, şunları kaydetti:
"AK Parti yereldeki bir başarı üzerine siyaset yapılanmasını oluşturmuştur. Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Sayın Cumhurbaşkanımızın, AK Parti'nin siyasi temelidir. Yerelde başlayan siyaset, özellikle yerel yönetimler açısından vatandaşa en yakın makamdır. Siyasetçinin en büyük sermayesi vatandaşın memnuniyetidir. Ben şahsen önce Allah rızası için sonra da millet rızası için siyaset yapan bir kişiyim. 4 seçime girdim, birini kaybettim 3'ünü kazandım. Hiçbir zaman göreve talip olmadım çünkü hep yaptığım işin en iyisi yapmaya çalıştım, makam mevki için yapmadım. Siyasette yükselmek için değil bir nefer gibi çalıştım."
Siyaset Akademisi'nin ilk dersine, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, AK Parti İl Başkanı Necip Filiz, parti yöneticileri ve Siyaset Akademisi'ne kayıt olan 190 kursiyer katıldı.
