İZMİR (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, "Türkiye'nin sistematik ve kitlesel bir terör ile karşı karşıya olduğunu büyük şehirlerde kitlesel ölümlerin günlük gerçeğe dönüşmesine yol açtığını belirterek, "Çok ciddi bir durumla karşı karşıyayız. Bir iktidara düşen en büyük görev. Bu ciddi sorunla ciddiyetle yüzleşmektir. Bu yüzleşmeyi yapabilmek için ortaya konan araştırma önerilerini kabul etmek ve Türkiye'ye dair sorunların çözümü için elini taşın altına koymaktır." dedi.
Böke, CHP İzmir İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, bayramlarda insanların bir araya gelip kucaklaştığını ama Türkiye'nin Ramazan Bayramı'na büyük acılarla girdiğini belirtti.
Türkiye'yi büyük acılara alıştırılmaya çalışanların bulunduğunu öne süren Böke, "İstanbul'da, Türkiye'nin dışa açılan kapısında iki gün önce büyük patlamayla 43 can kaybettik. Öncelikle kaybettiğimiz bütün insanlara Allah'tan rahmet, bütün Türkiye ailesine baş sağlığı diliyoruz." dedi.
Türkiye'nin yıllardır terör belasıyla boğuştuğunu aktaran Böke, şöyle devam etti:
"Ne yazık ki artık AKP'nin yanlış politikaları nedeniyle bu sorun yeni aşamaya geçti. Türkiye artık sistematik ve kitlesel bir terör ile karşı karşıya. Bu tehdit, eski tehditlerden çok daha farklı. Bu tehdit radikal ve aşırıcı bir terör tehdidi. Cumhuriyet tarihinde ilk defa bütün büyük şehirlerde kitlesel ölümlerin günlük gerçeğe dönüşmesine yol açıyor. Çok ciddi bir durumla karşı karşıyayız. Bir iktidara düşen en büyük görev. Bu ciddi sorunla ciddiyetle yüzleşmektir. Bu yüzleşmeyi yapabilmek için ortaya konan araştırma önerilerini kabul etmek ve Türkiye'ye dair sorunların çözümü için elini taşın altına koymaktır."
AK Parti iktidarının sorunla yüzleşmediğini, yokmuş gibi davrandığını ileri süren Böke, bu nedenle yeni kayıpların ortaya çıktığını iddia etti.
Hükümetin yeni tehditle nasıl baş edeceğini açıklaması ve yeni çözüm önerileri sunması gerektiğini vurgulayan Böke, mevcut düzen içinde iktidarın bu sorunları çözemeyeceğini savundu.
İktidara ülkenin can ve mal güvenliğini sağlama sorumluluğunun yüklendiğini dile getiren Böke, "Kaybedecek zamanımız kalmadı. Bir yandan bu acıları yaşarken Cumhurbaşkanı yeni geri vites arayışları içine girdi. Bu geri viteslerden iki tanesini İsrail ve Rusya ile düzelen ilişkilerde gözlemledik. Türkiye'de normalleşen dış politika ihtiyacını yıllardır dile getiriyoruz. Türkiye'nin kendi çıkarlarını siyasi partilerin çıkarının önünde gören ve 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh' diyen politika anlayışının ne kadar elzem olduğu aşikar." diye konuştu.
Dış politikanın herkesi etkilediğine değinen Böke, şunları kaydetti:
"Bunu patlayan bombalarda da yaşıyoruz, her gün sofrasına ekmek getirmek için çalışan esnafın günlük gerçeğiyle de yaşıyoruz. Bu dış politika her birimizin günlerine, aylarına dokunuyor. Dış politikanın normalleşmesine hiçbir itirazımız yok. Ancak bu normalleşme yapılırken bütün uyarıları gözardı ederek bunun sorumlulukları kendileri değilmişçesine geri vitese atarak yapanlar, bir noktada o vitesi ellerinde kalmış bulabilirler. Bizim için önemli olan Türkiye Cumhuriyeti'dir ve Türkiye Cumhuriyeti elinde geri vitesi kalmış bir araba muamelesi görmeyi hak etmemektedir. Bundan sonra atılacak dış politika adımlarında bir yarın olacağı gözetilerek adımların atılıyor olması hepimizin günlük yaşantısı açısından elzemdir."
Böke, Mavi Marmara olayı ve ölümlerin sorumluluğunun da Cumhurbaşkanı Erdoğan'da olduğunu iddia ederek "Mavi Marmara'yı İsrail'e gönderen Erdoğan'ın kendisidir. Mavi Marmara'da insanların canını kaybetmesinin sorumlusu Erdoğan'ın kendisidir. Bugün buradan çark etmeye çalışması 78 milyon vatandaşa çok açık, somut mesajdır. 'Yarın hepinizi kendi çıkarlarım için terk edebilirim' diyen bir Cumhurbaşkanı var Türkiye'de." görüşlerini aktardı.
Terörle ilgili bir araştırma önergesinin AK Parti tarafından reddedildiğini belirten Böke, hükümetin bu konudaki tutumunu eleştirdi.
TBMM'de Yargıtay ve Danıştay'ı doğrudan etkileyecek görüşmelerin yapıldığını da hatırlatan Selin Sayek Böke, "Biz Yargıtay ve Danıştay yasasının geçmemesi için elimizden gelen her şeyi yapmaya devam edeceğiz, geçerse Anayasa Mahkemesine hemen götüreceğiz. Çünkü bu korku imparatorluğunu ancak doğruyu ortaya çıkarma cesareti olanlar ve 78 milyonu kucaklayarak çağdaş Türkiye'yi inşa etme isteği duyanlar yapabilir." dedi.
İktidarın, "hiç kimsenin sıkıştıramayacağı bir dış politika" inşa etmekle yükümlü olduğunu da dile getiren Böke, "Kendi beceriksizliğini sürekli başkalarının üzerine yıkarak işi idare etmek isteyenler muktedir değildir. Erdoğan'ınki de açık itiraftır, 'biz kötü bir politika inşa ettik, bu nedenle sıkıştırılabiliyoruz' diyor." ifadelerini kullandı.