AKSARAY (AA) - Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Doç. Dr. Yusuf Tekin, başkanlık sistemine ilişkin, "Biz toplumsal olarak karşımızda hep bir tane sorumlu görmek istiyoruz. Bütün dünyadaki demokratik devletlerin yaptığı gibi bizim de kendi toplumsal algımızı oluşturup, onun analizini yapıp ona göre bir tanımlama yapmamız lazım. Bunu yapan tüm akademik çalışmalar, Türkiye'deki toplumun bir tane sorumlu görmek istediğini gösterir. Demek ki bizim yürütmeyi, hükümeti tek başlı yapmamız lazım." dedi.
Tekin, Aksaray Üniversitesi (ASÜ) konferans salonunda düzenlenen, "Başkanlık Sistemi ve Kuvvetler Ayrılığı Sistemi Tartışmaları" konferansında, 1876 yılında ilan edilen 1. Meşrutiyet'le beraber hükümet sisteminin tartışılmaya başlandığını söyledi.
Tartışmanın halen devam ettiğini belirten Tekin, "Yaklaşık 150 yıldır hükümet sistemini tartışıyoruz. Ne bugün, ne de bundan 10 yıl önce başladı. Peki Türkiye Cumhuriyeti, 150 yıldır tartıştığı bir konuyu çözemeyecek kadar aciz bir devlet midir? Yani biz bunca senedir hükümet sistemi tartışırken niye bu sorunu çözemiyoruz. Bu çok önemli." diye konuştu.
Türkiye’de bazılarının parlamenter sistemin anayasaya tam kurgulanmadığı için hükümet sisteminin halen tartışıldığını savunduğunu ifade eden Tekin, şöyle devam etti:
"(Aslında parlamenter sistemi sağlıklı bir şekilde uygularsak bu tartışmaları aşarız) diyenler var ya onlara cevaben söylüyorum. Türkiye'de bu denilen parlamenter sistem iki anayasada sağlıklı şekilde oturtulmuştur; 1909 ve 1961 anayasası. Ama bu ülkenin en çok acı çektiği dönem bu dönemlerdir. Bu iki anayasanın birlikte olduğu dönemdir. Dolayısıyla bu parlamenter sistemin anayasada tanınmasıyla bizim sorunun çözüleceğine dair bilimsel veri yok. Elimizdeki iki örnek de kötü. İkisinde de sıkıntı yaşadık. Yanlış uygulandığı için yanlış sonuçlar doğurdu."
- "Bizim bir kişiye hesap sormamız lazım"
Bütün eski Türk devletlerine bakıldığı zaman, yürütmeden sorumlu tek bir kişinin bulunduğunu dile getiren Tekin, şunları kaydetti:
"Bugün, hangi dönemden konuşursak, o tek bir kişi hakkında konuşuruz. 2. Abdulhamit, Atatürk, İsmet Paşa dönemleri gibi. Hep böyle tanımlarız. Biz toplumsal olarak karşımızda hep bir tane sorumlu görmek istiyoruz. Bütün dünyadaki demokratik devletlerin yaptığı gibi bizim de kendi toplumsal algımızı oluşturup, onun analizini yapıp ona göre bir tanımlama yapmamız lazım. Bunu yapan tüm akademik çalışmalar, Türkiye'deki toplumun bir tane sorumlu görmek istediğini gösterir. Demek ki bizim yürütmeyi, hükümeti tek başlı yapmamız lazım. Bizim bir kişiye hesap sormamız lazım. Seçimi de 4-5 yılda yaptığımızda karşımıza bir tane muhatabın çıkması lazım."
- "Güçlü, milli iradenin egemen olduğu bir Türkiye istiyorum"
Yeni anayasada halk tarafından seçilen yürütmenin tek başlı ve yasama ile yürütmenin de kesin olarak birbirinden ayrı olması gerektiğinin altını çizen Tekin, bu durumda yaşanan karışıklığın ortadan kalkacağını vurguladı.
En büyük beklentisinin, "yeni anayasa ile beraber yönetenin en belirgin şekilde ortaya çıkması" olduğunu ifade eden Tekin, şunları kaydetti:
"Yeni anayasada beni yönetenin kim olduğunu bilmek istiyorum. Bu sorunun cevabı net olsun. Cumhurbaşkanı mı, Başbakan mı, bu sorunun cevabını bilmek istiyorum. Seçimde kime hesap soracağımı, kimin taahhütlerini yerine getirip getirmeyeceğini bileyim. Bizi kimin yöneteceğine bizim karar vermemiz lazım. Kim yürütmenin başında, bilmek istiyorum. Diğer durum ise yasama, yürütme birbirinden ayrı olsun. Benim yeni anayasada beklentim bu. Bunları yapmamız durumunda bunu okuyan dışarıdan 3. bir göz diyecek ki Türkiye'de başkanlık sistemi var veya yok. Ben Türkiye'deki bu problemlerin artık çözümünü istiyorum. Güçlü, milli iradenin egemen olduğu bir Türkiye istiyorum. Hukuk devletinin kurumsallaştığı bir ülke istiyorum, başka bir şey istemiyorum, buna layığız. '12 Eylül anayasasını askerler, darbeciler yaptı' diyoruz ama üzerinden kaç yıl geçti hala değiştiremedik. Hala askerlerin, darbecilerin kendileri için tanımladıkları unsurlara uygun davranmak durumundayız. Bunu artık değiştirmeliyiz."
Konferansa, ASÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Şahin, İl Milli Eğitim Müdürü Hacı Ömer Kartal, akademisyen ve öğrenciler katıldı.