İSTANBUL (AA) - Şair ve yazar Dr. Abdullah Öztemiz Hacıtahiroğlu, Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği (ESKADER) tarafından düzenlenen programla anıldı.
"Aruzun Son Temsilcisi Abdullah Öztemiz Hacıtahiroğlu" başlığıyla sunulan "Babıali Sohbetleri" toplantısı, "Timaş Kitapkahve"de gerçekleşti.
Etkinlikte konuşan Kubbealtı Kültür ve Sanat Vakfı Yazı İşleri Müdürü Mehmet Nuri Yardım, yeni dönem şairlerin çok iyi eserler çıkaramadığını belirterek, "Türkiye büyük bir şairini, büyük bir sanatkarını kaybetti. Kaybettik derken ahirete kazandırdık bir bakıma. Çocukluğumdan hatırlıyorum bir efsane isim olarak Türkiye'de tanınan, bilinen, okunan bir şahsiyettir fakat bazen toplumlar da hafızasını yitiriyor" dedi.
İlahiyatçı ve yazar Şakir Diclehan, Hacıtahiroğlu'nun edebiyat dünyasına çok hizmetlerinin olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
"Abdullah Beyin edebiyat ve şiir arabasını benim kanaatime göre 4 at çeker. Birincisi, onun Yahya Kemal'den sonra, artık 'aruz'un kapanmaya başladığı bir dönemde çıkması ve şiirlerini önce 'aruz'la yazması. Ona göre, şiir ya 'aruz'la yazılır veya 'hece'yle. İkinci at, Mesnevi'yi manzum tercümesidir. 6 cilt Mesnevi'yi, aynı vezinde tercüme etmek son derece zahmetlidir. Üçüncü at, 'Diriliş' ekolünden olmasıdır. Edebiyat arabasını çeken dördüncü at ise, en büyük yeteneklerinden olan hicivdir."
- "Mesnevi bizim edebiyatımızın, irfanımızın temel kıstasıdır"
Eczacı ve şair Memduh Cumhur, Nahifi'den sonra tek manzum Mesnevi müterciminin Hacıtahiroğlu olduğunu söyleyerek, "Keşke Allah ömür verseydi ve bitirebilseydi. Mesnevi bizim edebiyatımızın, irfanımızın, millet oluşumuzun temel kıstasıdır. Mevlid nasıl 500 senedir milletimize mal olmuşsa Mesnevi de bütün dünyayı fethetmiştir. Merhum Abdullah Öztemiz, çağımızda yapılmayan bir şey yaptı. Naatler antolojisi tertip etti. Hz. Peygamber'e yazılan methiyeleri toparladı bugünkü neslin anlamasına yakın bir şekilde takdim etti" ifadelerini kullandı.
Aruz şiirleriyle tanınan şairlerden Abdullah Öztemiz Hacıtahiroğlu 15 Aralık'ta, Bursa'da tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti. Uzun yıllar Milli Gazete'de "Isırgan Otu" adlı köşesinde yazan 1929 doğumlu şairin, bir çok edebiyat dergisinde de şiir ve yazıları yayımlanmıştır.
