İSTANBUL (AA) - MUSA ALCAN - Çocuk edebiyatçısı Zeynep Sevde, "Tüm kitaplarımızda olduğu gibi, bu kitapta da yerli olmayı çok önemsedik. Çocuk yayıncılığında yerli içerikte üretim yapmak bir ülkenin kültür yönetimi için en önemli işlerden biri. Yerli içerik okuyan çocuk, ülkesini görev olduğu için değil inandığı için severek, kendi kimliğiyle barışık ve özgüvenli bir zihinle büyüyor." dedi.
Meslek hayatına bilim teknik editörü olarak başlayan ve çeşitli yayın kuruluşlarında editörlük, çevirmenlik, yayın yönetmenliği gibi görevler yürüten yazar Sevde'nin, bugüne kadar çocuk edebiyatı alanında 14 kitabı yayımlandı.
Sevde, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aslında çocuk ve yetişkin diye iki ayrı sınıf olmadığını, bu ayrımı yetişkinlerin yaptığını söyledi.
Çocukların, yetişkinlere göre daha açık bir algıya sahip olduklarını dile getiren Zeynep Sevde, "Sadece insanlar var. Bu insanların, henüz çok fazla şey öğrenmemiş, bizim kadar bilgiye sahip olmayan, genç versiyonları var. Özen göstermek, zarif olmak, nazik olmak gibi özellikler bütün insanlara aittir ve çocuklar da buna dahildir. Çocuk da aynı kalbe, duygulara ve zihin yapısına sahip. O yüzden çocuk yayıncılığı boyama kitaplarından ibaret olamaz." diye konuştu.
Sevde, kültür ihracatının önemli olduğuna dikkati çekerek, "Kitaplarımızda Türk, İngiliz, Çinli veya Arap bir çocuğun, okuduğunda aynı lezzeti alabileceği yerli eserler üretmeye çalışıyoruz. Referans noktamız her zaman Türkiye oldu ama uluslararası estetik ve lezzete ulaşmak çok mühim bizim için." ifadesini kullandı.
- "5 Aralık Dünya Toprak Günü"nde raflarda
Geçen yıl Cumhurbaşkanlığı himayesinde yürütülen bir sosyal sorumluluk projesi kapsamında, Fatih Dikmen'le birlikte "Yeşil Defter" kitabını hazırlayan ve 10 bin çocukla buluşturan yazar Zeynep Sevde, kitabı bu yıl "Yeşil Günlük" olarak özgün tasarımıyla okuyucuyla buluşturacak.
Çocuklara bitki dünyasını tanıtmayı amaçladıklarını aktaran Sevde, "Yeşil Günlük, hem okuyarak hem dokunarak hem gözlemleyerek öğreten bir kitap. İlk sayfalarında tohum, çiçek, meyve, ağaç gibi kavramların ne demek olduğunu, tohumdan bitki elde etme yollarını ve botanik bilimi anlatılıyor. Ardından her sol sayfada bir ağacın tam sayfa çizimi ve bilinmesi gereken özellikleri yer alırken, sağ sayfalar ise o ağacın yaprağının bulunup yapıştırılması için çocuğu yönlendiriyor. Okurdan, kitaptaki ağaçların ve bitkilerin yapraklarını toplayıp günlüğünde biriktirmesi bekleniyor." sözlerine yer verdi.
Zeynep Sevde, bitkileri tanımayan yetişkinlerin de kitaptan faydalanacağının altını çizerek, "Yeşil Günlük bittiğinde, Türkiye'nin 38 bitki ve ağacının isimlerini, özelliklerini öğrenmiş ve yapraklarını günlüğünde biriktirmiş oluyor okuyucu. Bu kitap doğayla aramızda bir rehber aslında. Ayrıca, kitapla birlikte mini ahşap kürekle, yerli fesleğen, domates, biber ve maydanoz tohumları veriliyor. Bu sayede okur, evinde kendi bitkilerini yetiştirebilecek. Bu çerçevede yapılan en kapsamlı kitap oldu." ifadelerini kullandı.
Çocuk yayıncılığında, en önemli konunun, özenli çalışmak olduğunu belirten Sevde, şöyle devam etti:
"Tüm kitaplarımızda olduğu gibi, bu kitapta da yerli olmayı çok önemsedik. Doğayla ilgili yapılmış çok çalışma var ama hep çeviri. Çocuğa Türkiye'deki değil de Amerika'daki doğayı anlatırsanız, çocuk kendi ülkesindekinin değersiz olduğu fikrine kapılabilir. Çocuk yayıncılığında yerli içerikte üretim yapmak bir ülkenin kültür yönetimi için en önemli işlerden biri. Yerli içerik okuyan çocuk, ülkesini görev olduğu için değil inandığı için severek, kendi kimliğiyle barışık ve özgüvenli bir zihinle büyüyor."
Sevde, Lübnan, Bosna Hersek ve Fransa ile kitabın teliflerini görüştükleri bilgisini vererek, farklı dillere çevrilecek olan kitabın, Türkiye'de "5 Aralık Dünya Toprak Günü"nde raflardaki yerini alacağını aktardı.
- "Çocuğa, doğayı biriktirmesi için bir alan veriyoruz"
Kitabın ortak yazarı İstanbul Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fatih Dikmen de daha önce çocuklara yönelik farklı çalışmalara imza attığını bildirerek, Türkiye'de çocukların bitkileri tanıması konusunda kapsamlı bir çalışmanın eksikliğini fark ettiklerini dile getirdi.
Böcekler ve arılar üzerine akademik çalışmaları olan ve popüler bilim yazarlığı yapan Dikmen, orijinal eserler hazırladıklarını ve bunları çocuklara en güzel şekilde sunmaya çalıştıklarını anlattı.
Daha önce liselerde de ders verdiğine vurgu yapan Dikmen, "Üniversitede verdiğim dersi, 14-15 yaşındaki çocuklara uyguladığımda daha çabuk öğrendiklerini fark ettim. O yaştaki çocukların kafasının bu konuları almayacağı söylenir hep. Sınırları biz yetişkinler koyuyoruz. Her yaş grubuna her türlü bilgi verilir ama bilginin veriliş şekli değişir. Bu da çocuk edebiyatının meselesi zaten. Bu tezgahtan çıkan temel şey, evrensel bilgileri farklı yaş gruplarına uygun hale getirip sunmak." şeklinde konuştu.
Dikmen, çocukların doğaya ve canlılara olan merakının, bilgiyle kuvvetlendirilebileceğini kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çocuğa, doğayı biriktirmesi için bir alan veriyoruz. Bunu nasıl yapacağını öğrettiğimiz, bunu yaparken kullanacağı bilgileri de verdiğimiz bir kitap. Yaprakları nasıl kurutacağını ve saklayacağını da anlatıyoruz. Çocuk güzel örneklere ne kadar öykünürse, gelişimi de o kadar pozitif olacaktır."