ABD ile üçlü mekanizma
ABD ile YPG meselesi nedeniyle yaşanan sorunların çözümü için iki ülke arasında üçlü mekanizma oluşturulacağını açıklayan Başbakan Yıldırım “Savunma bakanları, dışişleri bakanları kendi aralarında, istihbarat teşkilatının başkanları da kendi aralarında yakın çalışacaklar” dedi
Başbakan Binali Yıldırım, Almanya ziyaretinden dönerken gazetecilere iki ülke arasındaki ilişkiler, ABD ve Suriye ile YPG konusunda yaşanan son gelişmeler ve Irak konusunda soruları yanıtladı.
Mekanizma 3’lü olacak. Savunma bakanları, dışişleri bakanları kendi aralarında, istihbarat teşkilatının başkanları da kendi aralarında yakın çalışacaklar. Bu konunun detaylarını, ilgili bakanlarımızla yapacağımız bir koordinasyon içinde bu görüşmenin içeriğini de gördükten sonra ele alacağız. Amacımız; sınırlarımızın hemen ötesinde bir terör oluşumunu ortadan kaldırmak ve sınır güvenliğimizi tehdit eden bu oluşumlara izin vermemek. Diğer yandan Suriye alanında da şu olmaması lazım; PKK’nın başka bir isimle Kuzey Irak’ta yapmaya çalıştığı sözde bir terör devleti kurma hevesinin bu sefer Suriye’de gerçekleşmemesi lazım. Şu anda Afrin’de yaptığımız çalışma bunun önüne geçmek için. Fırat Kalkan’ı da öyle. Münbiç ve diğer bölümlerle ilgili çalışmalar, önümüzdeki günlerde karşılıklı görüşmelerde bir noktaya gelecek. bizim buradaki duruşumuz çok net. Kararlılığımızdan herhangi bir tereddüt yok. Özetle Suriye sınırının neresinde olursa olsun Türkiye’nin milli güvenliğine, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğine, Türkiye’nin toprak bütünlüğüne yönelecek her türlü tehdit bizim için önemlidir. Bu tehdidi bertaraf etmek gibi bir sorumluluğumuz mevcut...
ABD ile FETÖ mücadelesi
“Kapsamlı heyetler kurulmasının amacı; sadece Suriye’deki YPG konusu değil, aynı zamanda ABD ile ilişkilerimizin bozulmasına sebep olan konular bir bütün halinde ele alınacak. Diyelim ki biz Suriye alanında işbirliği yaptık, bunlar YPG ile işbirliğinden vazgeçtiler, ABD ile ilişkilerimiz düzelmiyor ki, başka konularımız var. FETÖ konusu var, devam eden dava var. Onların burada devam eden vatandaşlarının davası var. Bizim Halkbankası, daha doğrusu Zarrab davası var. Bunların hepsi bir bütün olarak ele alınması gerekiyor.”