Erdoğan Trump'ın amacını deşifre etmişti! Beyaz Saray itiraf etti: Evet doğru!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Kudüs provokasyonu evanjelik oyunu’ açıklamasını Beyaz Saray doğruladı: "Trump’ın amacı, Ağlama Duvarı’nı İsrail’e vermek." açıklamasında bulunuldu.

Filistin’de üçüncü intifadanın başlamasına neden olan ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararının perde arkasında Mescid-i Aksa’nın işgalci Tel Aviv yönetimine sunulması planı olduğu öğrenildi. Trump yönetiminden üst düzey bir yetkili, karara ilişkin yorumunda, ABD Başkanı’nın Yahudiler tarafından kutsal kabul edilen Mescid-i Aksa’nın batı cephesinde bulunan Ağlama Duvarı’nın İsrail’e teslimini arzu ettiğini söyledi. İşgal güçleri, Hz. Süleyman’ın mabedinden kalan son parça olan Ağlama Duvarı’nı bulunduğu bölgede Aksa’yı yıkarak yeraltında olduğunu düşündükleri kutsal mekanlarını yeniden inşa etmek istiyor. Trump’ı destekleyen evanjelistler de İsa’nın buradan dünyaya gelerek son savaşı başlatacağına inanıyor.

‘DUVAR İSRAİL’İN’

İsrail’de Kann televizyonuna konuşan üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, “Ağlama Duvarı’na sahip olmayan herhangi bir İsrail devleti düşünemiyoruz. Başkan Trump da kutsal mekanın egemenliğinin İsrail’e ait olduğunu düşünüyor” dedi. Trump’ın uluslararası hukuku ve BM yasalarının çiğneyerek aldığı Kudüs kararı sonrası Filistin’in ortaya koyduğu tepkiyle barış görüşmelerine zarar verdiğini savunan yetkili, yürütülecek müzakerelerde de Ağlama Duvarı’nın İsrail’in bir parçası olarak kalacağını belirtti. Kudüs’e yapmayı planladığı ziyaret ertelenen ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in durumu hakkında da konuşan yetkili, “Basının iddia ettiği gibi özel bir Kudüs gezisi olmayacak. Pence, İsrail’e yapacağı resmi ziyarette Ağlama Duvarı ve Kıyamet Kilisesi’ne de uğrayacak” ifadelerini kullandı.

ABBAS’A TEHDİT

ArutzSheva’ya demeç veren Pence’in Özel Kalem Müdür Yardımcısı Jarrod Agen ise bölgedeki gerginlikten ötürü Filistin’i suçlayarak “Ne yazık ki Mahmud Abbas hükümeti, yine müzakerelerden çekilerek bölgenin geleceğinin belirleneceği tartışmalardan kaçırdı. Fakat biz barış planı üzerinde çalışmayı sürdüreceğiz” diye konuştu. Öte yandan gelişmeleri değerlendiren İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lieberman ise Kudüs kararı sonrası İİT Zirvesi’ne katılan Abbas’ı tehdit etti ve “Şu an hayattaysa bunu koordineli çalışmamıza borçludur” dedi.İsrail’e mayıs ayında resmi ziyarette bulunan ABD Başkanı Donald Trump, kipa takarak Ağlama Duvarı önünde dua etmişti. Kudüs’te yaptığı konuşmada Trump, “Resmi program kapsamında burayı ziyaret eden ilk ABD Başkanı olmaktan dolayı şeref duyuyorum” demişti.

MACRON BÜYÜKELÇİLİĞİ TAŞIMAYACAK

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in Başkenti olarak tanıma kararını takip etmeyeceklerini Tel Aviv yönetimine ilettiklerini söyledi. RTL radyosunun canlı yayınına katılan Le Drian, “Fransa, şimdilik Büyükelçiliğini Tel Aviv’den başka bir şehre taşıma niyetinde değil” dedi. Fransa lideri Emmanuel Macron’un söz konusu kararı İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’ya ilettiğini belirten Le Drian, Tel Aviv’in sorumluluğu kabul etmesi ve Filistinlilere bir umut verilmesi gerektiğini kaydetti.

Riyad, Tel Aviv’le ciddi düşünüyor!

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil El Cubeyr, Filistin konusunda bir uzlaşmaya varıldığı takdirde Riyad yönetiminin İsrail ile tam diplomatik bağ kurmak için bir ‘yol haritasına’ sahip olduğunu söyledi. France 24 televizyon kanalına röportaj veren Cubeyr, Tahran’ı ortak düşman görmelerine rağmen Tel Aviv ile hiçbir ilişkilerinin olmadığını belirtti. Suudi Bakan, iki ülkenin ilişki kurabilmesi için Arap dünyasının İsrail’in varlığını kabul etmesi gerektiğini kaydetti.

PRENS SELMAN ÜRDÜN’DEN İNTİKAM ALIYOR

Riyad’da resmi ziyarette bulunduğu sırada Suudi Arabistan’ın ısrarını dinlemeyerek İstanbul’a hareket edip İslam İşbirliği Teşkilatı’nın zirvesine katılan Ürdün Kralı 2’nci Abdullah’a Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’dan misilleme geldi. Suudi Prens, Abdullah’a yakınlığıyla bilinen Arap Bankası Başkanı Sabih el Masri’yi tutuklattı. Riyad’a iş toplantısı için giden Ürdünlü Masri’nin havaalanında tutuklandıktan sonra iki telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ve çözüm bulması için Kral Abdullah’a ulaşmaya çalıştığı ifade edildi.