Uzayda 40 yıldır dolaşan Türkçe mesajın 'sırrı' ortaya çıktı!
Dünya'dan yaklaşık 20 milyar kilometre uzakta olan, ABD'nin 1977 yılında uzaya fırlattığı Voyager 1 ve Voyager 2 uzay araçlarında Türkçe olarak kaydedilen "Sayın Türkçe bilen arkadaşlarımız, sabah şerifleriniz hayır olsun!" mesajının sahibi Prof. Dr. Peter Ian Kuniholm olduğu ortaya çıktı. Kaydın nasıl yapıldığını anlatan Kuniholm, “1960’larda Robert Kolej’de İngilizce öğretmenliği yapıyordum. Behçet Kemal Çağlar da o sıralarda kolejde edebiyat öğretmeniydi. Behçet Kemal Çağlar’ın beni her sabah selamlama biçimiyle Türkçe bir kayıt yaptım” dedi.
Hürriyet'ten Gökçe Aykutlu'nun haberine göre, bundan tam 40 yıl önce insanlık tarihinin en uzun yolculuğu başladı. Voyager 1 ve Voyager 2 uzay araçları uzayın derinliklerini araştırmak ve (varsa) başka medeniyetlerle bağ kurmak için yola çıktı. 40 yılın sonunda Dünyamızdan yaklaşık 20 milyar kilometre uzakta bulunan Voyager’lar uzayın derinliğinde, insanoğlunun daha önce hiç ulaşamadığı noktalara gitti. Üstelik bu daha başlangıç. Uzayda 40’ıncı yılını kutlayan Voyager’ların yolculuğu, eğer başlarına bir felaket gelmezse tam 1 milyar yıl sürebilir.
1977’deki aksanlı sesin sahibi
Voyager uzay araçları uzayın derinliklerine dünyadan 55 dilde sesli mesaj taşıyor. Bunlardan biri de Türkçe. 1977 yılında kaydedilen Türkçe mesajda aksanlı bir sesten “Sayın Türkçe bilen arkadaşlarımız, sabah şerifleriniz hayır olsun!” cümlesi duyuluyor.
Mesajdaki o ses ABD’li arkeolog Prof. Peter Ian Kuniholm’e ait. Babasının Ankara’daki görevi sebebiyle 1949’da küçücük bir çocukken Türkiye’ye gelen Kuniholm daha sonra ülkemizle bağını hiç koparmamış. Şimdilerde ABD’nin Maine eyaletinde yaşayan Kuniholm ile uzay boşluğunda salınan Türkçe mesajın hikâyesini konuştuk.
Her şey, uzaya gönderilecek mesajları taşıyan ‘Altın Plağı’ tasarlayan Carl Sagan ve ekibinin çalıştığı Cornell Üniversitesi’nde yaşanmış. Kuniholm, o günü şöyle anlatıyor: “Koridorda yürüyordum ve bölüm başkanını gördüm. Bana ‘Sen Türkçe konuşuyordun, değil mi?’ diye sordu. Ben de ‘Evet’ dedim. Az önce Sagan’ın ‘Evren’e dünyadan merhaba’ kaydı için Latince, Yunanca ve Galce kayıt yaptığını, benim de Türkçe bir selamlama kaydedip edemeyeceğimi sordu. Ben de kabul ettim. Sonra gidip Carl Sagan’le konuştuk.”
Behçet Kemal'in sabah selamı
Tıpkı Ay’a ayak basan ilk astronotun “Benim için küçük, insanlık için büyük bir adım” dediği gibi Kuniholm da “Benim için 5 saniyelik bir kayıttı. Çok üzerinde düşünmedim. Sonra da unuttum” diyor. Peki niye, “Merhaba Uzaylı, biz dostuz” gibi bir cümle yerine “Sabah şerifleriniz hayır olsun” gibi ağdalı bir selamlama yapma gereğini duymuş?
Kuniholm anlatıyor: “1960’larda Robert Kolej’de İngilizce öğretmenliği yapıyordum. Behçet Kemal Çağlar da o sıralarda kolejde Edebiyat öğretmeniydi. Yan yana sınıflarda ders veriyorduk. Zil çalınca ben onun çıktığı sınıfa İngilizce dersine, o da benim çıktığım sınıfa Türkçe dersine girerdi. Ve beni her sabah o şekilde selamlardı. Bütün edebiyat ve Türk tarihi hocaları da hep öyle ağdalı ve eski biçimde konuşurlardı. Behçet Kemal Çağlar’ın beni her sabah selamlama biçimiyle Türkçe bir kayıt yaptım.”
'Sagan Türkiye'yi pek bilmiyordu'
Prof. Kuniholm, Altın Plak projesinin fikir babası ünlü bilim insanı Carl Sagan’ın, Voyager’daki Türkçe mesajı anlatırken bilgi eksikliği bulunduğunu söylüyor: “Sagan Türkiye’yi pek iyi bilmiyordu. “Murmurs of Earth” kitabında Türkçe için ‘Anadolu’da yaşayan yaklaşık 70 milyon insanın konuştuğu dil’ diye yazdı. Orta Asya ya da Balkanlar’da Türkçe konuşanlar hakkında hiçbir şey bilmiyordu. Bir coğrafyacı olarak bu bilgiyi zayıf bulduğumu söylemeliyim.”
Carl Sagan, Voyager’ın taşıdığı Altın Plak için “Okyanusa atılan bir şişedeki mesaj gibi” diyordu. Peki, Prof. Kuniholm, 40 yılın sonunda uzaya yolladığı Türkçe mesajına bir yanıt almış mı? Cevabı net: “Hayır!”
'Altın Plak'ta neler var?'
CARL Sagan, Voyager’ın 1 milyar yıl sürecek yolculuğu sırasında dünya dışı bir medeniyetle karşılaşma ihtimali üzerine 1977’de küçük bir ekip oluşturdu. Bu ekip, 55 dilde ‘merhaba’ mesajının kaydedildiği bir plak hazırladı. Chuck Berry’den Bach’a çeşitli müzikler, bir annenin yeni doğmuş çocuğuna söylediği ilk sözler, aşık bir kadının beyin dalga kaydı, DNA dizilimimiz ve çeşitli fotoğraflar da plakta yer aldı. Plağın kapağındaysa ‘bilimsel bir hiyeroglif’ kullanılarak Dünya’nın evrendeki konumu anlatıldı.
'Türkçem biraz köylü'
PROF. KUNİHOLM, çalışmalarını ABD’de sürdürse de Türkiye’yle bağlarını hiç koparmamış. Zaten 1962-68 arasında Robert Kolej’de öğretmenlik yaptıktan sonra doktora çalışmasını da 1970’lerde Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde gerçekleştirmiş. Ege’den Van’a, Karadeniz’den Antakya’ya Anadolu’yu karış karış dolaşmış. O yüzden kendi Türkçesinin biraz ‘köylü’ olduğunu söylüyor: “Bütün Anadolu’da dolaştığım için benim Türkçem bir köylününki gibidir. Şehirli arkadaşlarım benim konuşmama çok güler. Mesela Erzurum’da sorsanız ‘Bu yol nereye gider’ diye ‘Dorgu gider’ der ya onun gibi. Ama Anadolu’da hiç sıkıntı çekmem.”
Voyager nerede?
İNSANLIĞIN en uzağa ulaşan ve en uzun yaşayan uzay araçları Voyager 1 ve 2, tam 40 yıldır uzayda seyahat etmelerine rağmen astronomik ölçülerde henüz bir arpa boyu yol gitmiş durumdalar. Voyager 1, uzay yolculuğuna başladığı tarihten tam 35 sene sonra 2012’de Güneş Sistemi’ni arkasında bırakarak Yıldızlararası Uzay’ın derinliklerine doğru ilerleyemeye başladı. Şu anda kabaca Dünya’ya 20 milyar kilometre uzakta.
Tepki almış
KUNİHOLM’un selam tercihine Türkiye’den tepkiler de gelmiş. Ama eleştiriler onu pek etkilememiş: “Daha önce Türkiye’den bir gazeteci bana Voyager’daki selamlamayı böyle söylemek için nereden izin aldığımı sordu. Ben de ABD’de herhangi bir şey söylemek için izin almak gerekmediğini söyledim. Behçet Kemal için böyle bir selamlama yeterince iyiyse benim için de öyledir. Zaten uzayda böyle kurallar olmaz, her şey açıktır.”