'Bu adımlar çok tehlikelidir'

31 Mayıs 2017 Çarşamba

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Slovenya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Karl Erjavec ile görüşmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Çavuşoğlu ABD'nin YGP'yi silahlandırmasıyla ilgili, "Suriye'nin toprak bütünlüğü ve birliği için bu adımlar son derece tehlikelidir. Suriye'de istikrar için bu adımlardan dönülmeli. Geçici ortaklık diye bir şey olamaz" dedi. 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, düzenlediği bası toplantısında Afganistan'daki saldırıya ilişkin açıklamalar yaparak, saldırıda büyükeliçilk binasının zarar gördüğünü, binanın tahliyesinin düşünüldüğünü kaydetti. 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Afganistan'da patlayan bombanın şiddetiyle komşu büyükelçiliklerle birlikte bizim büyükelçiliğimizde de hasar meydana geldi. Çok şükür yaralanan personelimiz yok. Şimdi personelimizin bir kısmının tahliyesini düşünüyoruz. Büyükelçimiz Türkiye'deydi, hemen geri dönecek. Bakan yardımcımız ve genel müdürümüz o bölgeye gidecekler Cuma günü. Meydana gelen hasarı hemen gidereceğiz. Bu terör saldırısı hepimizi üzmüştür ve teröre karşı mücadelemizin önemini hepimize hatırlatmıştır.

ABD'NİN PYD'YE SİLAH YARDIMI
YPG/PKK konusunda bizim tutumumuz son derece nettir. Washington ziyaretinde cumhurbaşkanımız tutumumuzu net bir şekilde dile getirmiştir. YPG'ye verilen desteğin ne kadar tehlikeli olduğunu vurguluyoruz. Bir terör örgütüne verilen silah, sadece Türkiye'ye karşı değil tüm insanlığa karşı kullanılabilir. Avrupa ülkelerinin çoğunda da bu endişe var. YPG'nin bugün gittiği yerlerde, kendi ideolojisine aykırı olan herkesi sürgüne gönderdiğini biliyoruz. Suriye'nin toprak bütünlüğü ve birliği için bu adımlar son derece tehlikelidir. Suriye'de istikrar için bu adımlardan dönülmeli. Geçici ortaklık diye bir şey olamaz. Her görüştüğümüzde Avrupalı ve ABD'li dostlarımız 2012 ve 2013'te Türkiye'nin tavsiyelerini dikkate almadığımız için üzülüyoruz diyorlar. 2-3 sene sonra da aynısını duymak istemiyoruz. Astana süreciyle çatışmasızlık bölgelerini sağlayıp, siyasi çözüme odaklanmak istiyoruz. En az terörle mücadele kadar, siyasi çözüm de önemlidir. Siyasi çözüm olmazsa, terörün bitmesi mümkün olmaz.