Maliye Bakan Yardımcısı Yavilioğlu:
BAYBURT (AA) - Maliye Bakan Yardımcısı Cengiz Yavilioğlu, "Türkiye'nin 1982 darbe anayasasını değiştirmek gibi bir sorunu var. Umarız ve dileriz ki bu anayasa değişikliği de en kısa sürede gerçekleşsin." dedi.
Yavilioğlu, Bayburt Üniversitesi Baberti Kampüsündeki Eğitim Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen, "Türkiye'de Neden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Olmalıdır?" konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin halihazırda bir darbe anayasası ile yönetildiğini söyledi.
Türkiye'nin ciddi dönüşümler yaşadığı bu dönemde hala darbe anayasası ile yönetilmesinin önemli bir ayıp olduğunu belirten Yavilioğlu, "Hem siyaset hem ekonomi hem de hukuksal olarak bir ayıptır. Türkiye'nin 1982 darbe anayasasını değiştirmek gibi bir sorunu var. Umarız ve dileriz ki bu anayasa değişikliği de en kısa sürede gerçekleşsin." diye konuştu.
Yavilioğlu, anayasada egemenlik haklarının millete ait olduğunun vurgulandığını anımsatarak, "Anayasada 'egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.' denir buna rağmen 'fakat', 'ama', 'lakin'lerle elindeki hakların bir takım kurum kuruluşlar tarafından kullanıldığı söylenir. Bu kurumlardan biri yürürlükte olan mevcut Cumhurbaşkanlığının bizatihi kendisidir." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanlığının, Türkiye'de en önemli vesayet araçlarından birisi olduğunu ifade eden Yavilioğlu, şöyle devam etti:
"Niye? Çünkü kurgulayıcı düşünce 1982 Anayasası... Yani o darbeciler, öncesinde de 1961 Anayasası'nda Cumhurbaşkanlığını öyle bir şekilde kurgulamışlar ki yasama, yürütme ve yargı yetkisi var. Yargıçları seçebiliyor, meclisten bir milletvekiline hükümeti kurulma yetkisi veriyor, bakanların atamasını yapıyor, bir sürü bürokratın ataması kendisine ait. Yine Anayasa Mahkemesi üyelerinin önemli bir kısmını atıyor, HSYK üyelerini, rektörleri, YÖK üyelerini atıyor. Bunun dışında bir sürü yetkisi, görevi olan güçlü bir yapı oluşturulmuş."
- "Cumhurbaşkanını sorumsuz kılmışlar"
Yavilioğlu, darbe anayasalarını kuran vesayetçilerin iki başlılık yaratmak için Cumhurbaşkanına bu kadar yetki verdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Halkın seçtiği iktidarı kontrol etsin, kendi istedikleri sınırın dışına taşmasın diye Cumhurbaşkanını bu kadar yetkilerle donatmışlar. Fakat bir şey daha yapmışlar, Cumhurbaşkanını sorumsuz kılmışlar. Bu kadar yetkiye sahip, görevi olan makamı, yapmış olduğu iş ve eylemlerden dolayı sorumsuz olarak tanımlamışlar. Türkiye'de demokratik yapıyı karartan mevcut Cumhurbaşkanlığı dışında Anayasa Mahkemesi, Milli Güvenlik Kurulu ile YÖK gibi çeşitli kurumlar da var. Bu tür kurumların, bir daha seçilmiş iktidarlara müdahale etmesinin önüne geçmek için yeni Cumhurbaşkanlığı sistemi demokrasi dışı yollarla sisteme müdahale edecek güçlerin bir daha geri gelmeyecek şekilde uzaklaştırılmasına vesile olacaktır."
Cumhurbaşkanlığı sistemi ile istikrarlı ve etkin bir yönetim sistemi olacağını anlatan Yavilioğlu, "Biz gördük ki mevcut hükümet sistemi adeta kriz ve kaos oluşturma kapasitesine sahip. 7 Haziran seçimlerinden sonra bunu yaşadık mı? Yaşadık. 7 Haziran ile 1 Kasım arasındaki süreci hatırlayın, ülkeyi kaosa dönüştürdü." dedi.
Yavilioğlu, iktidarı istikrarsızlaştırmak, itibarsızlaştırmak için çok şeyler yapıldığını, terörün dahi azdığını belirterek, "Geçmiş dönemlerde de bu oldu. Seçilmiş hükümetlerin değişmesine karar verilecekse değiştirilmeden önce o hükümete yönelik ciddi manada itibarsızlaştırma eylemlerine rastlarsınız. Sokak eylemleri, çatışmalar, sağ sol çatışmaları..." ifadelerini kulandı.
Bütün bu geçmiş tecrübelerle halkın önünde artık iki seçenek olduğuna işaret eden Yavilioğlu, "Ya bu kaostan, krizden, ikili vesayetçi yapıdan kurtulacağız, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini kabul edeceğiz ya da o vesayetçi sisteme, seçilmişlere her zaman engel olan, seçilmişlerin kararlarına her zaman müdahale eden o sisteme geri döneceğiz." diye konuştu.
Konferansı, Vali İsmail Ustaoğlu, Belediye Başkanı Mete Memiş ve AK Parti İl Başkanı Hakan Kobal'ın yanı sıra vatandaşlar da dinledi.