24 Kasım Öğretmenler Günü

24 Kasım 2016 Perşembe

TBMM (AA) - Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Türkiye'yi çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarmak için hep beraber çalışacağız. Devraldığımız Türkiye'den daha aydınlık, daha zengin, daha müreffeh bir Türkiye'yi evlatlarımıza bırakalım istiyoruz. Bunun yolu da öğretmenlerden geçiyor." dedi.

TBMM İdare Amiri ve AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet Gündoğdu, Meclis Başkanı İsmail Kahraman adına, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla Yılmaz ve beraberindeki 81 ilden gelen öğretmenlerle tören salonunda bir araya geldi.

Yılmaz, yaptığı konuşmada, öğretmenlerin maddi ve özlük hakları açısından geçmişten daha iyi durumda olduklarını belirterek, bu durumun daha da iyileştirilmesi için çaba harcadıklarını söyledi.

Eğitimin en temel unsurunun öğretmenler olduğunu, iktidarları döneminde öğretmen sayısını artırdıklarını ifade eden Yılmaz, öğretmene yatırımın, eğitime yapılan en büyük yatırım olduğunu vurguladı.

AK Parti döneminde öğretmen maaşlarında ve ek ders ücretlerinde yaşanan artışa işaret eden Yılmaz, bütçeden eğitime ayrılan payın da yükseldiğini dile getirdi. Türkiye'nin artık eğitime gerekli kaynağı ayırdığını ifade eden Yılmaz, "Eğitim 2017 yılı bütçesinde birinci sırada. Toplam bütçenin yüzde 20'sini alıyor." dedi.

İktidarları döneminde eğitim alanında yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Yılmaz, artık sistemin rayına oturduğunu, mevcut durumun iyi olduğunu, ancak daha iyi olması için çabaladıklarını dile getirdi.

Yılmaz, bu yıl yaklaşık 50 bin öğretmen ataması yapıldığını hatırlatarak, iktidarları döneminde gerçekleştirilen toplam atamanın ise 560 binin üzerinde olduğuna dikkati çekti.

- "İkili eğitimi 2019 yılının sonuna kadar kaldıracağız"

Derslik sayısının yükseldiğini kaydeden Yılmaz, eğitim sisteminde özel sektörün katılımının da önemli olduğunu söyledi. İsmet Yılmaz, "Özel okul oranlarını artırmak lazım. Özel sektörün bu alana girmesini teşvik etmek lazım. Bu, devletin yükünü azaltıyor." diye konuştu.

Yılmaz, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Önümüzdeki dönemde de okul öncesi eğitimi zorunlu hale getireceğiz. Bunu çok önemsiyoruz. Evlatlarımızı okul öncesi eğitime alırsak onların başarıyı yakalama şansını artırırız. Her öğrencimizin bir lisan öğrenmesini istiyoruz. Bunu da gerçekleştireceğiz. 'İkili eğitime son vereceğiz' dedik, 'Derslik, kaynak ihtiyacı var' dediler. Biz 'kaynak millettir' dedik. Gerçekten her gün yeni bir okul yapılıyor. Biz 'kaynak millettir' derken, hayali bir kaynak göstermedik. Gerçekten doğru bir kaynağı gösterdik. İnşallah ikili eğitimi de 2019 yılının sonuna kadar kaldıracağız."

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, çıraklık eğitimini, zorunlu eğitim kapsamına almayı planladıklarını, işbaşı yapana asgari ücretin yüzde 30'u kadar ücret verileceğini, staj görenlerin sosyal güvencesini de devlet olarak karşılayacaklarını söyledi.

-"Her şeyi yaptık demiyorum ama çok şey yaptık"

Yılmaz, konuşmasında değerler eğitiminin önemine de işaret etti.

Gelecek dönemde yapmayı planladıkları yeniliklerin hayata geçebilmesi için öğretmenlerin desteğine ihtiyaçları olduğunun altını çizen Yılmaz, "Eğitimin temel taşı öğretmen. Dolayısıyla inşallah Türkiye'yi çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarmak için hep beraber çalışacağız. Devraldığımız Türkiye'den daha aydınlık, daha zengin, daha müreffeh bir Türkiye'yi evlatlarımıza bırakalım istiyoruz. Bunun yolu da sizlerden geçiyor. Her şeyi yaptık demiyorum ama çok şey yaptık. İnanıyorum ki bu öğretmen kadromuzla daha aydınlık bir Türkiye'yi hep beraber kuracağız." dedi.

-"Darbe girişimi gecesi ülke, eğitimli teröristleri tanıdı"

TBMM İdare Amiri ve AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet Gündoğdu da konuşmasına, Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın selamlarını ve Öğretmenler Günü tebriğini ileterek başladı.

Kendisinin de 14 yıl öğretmenlik yaptığını belirten Gündoğdu, Milli Eğitim Bakanlığının hizmet ve yeniliklerinin öznesinin öğretmen olduğunu vurguladı.

15 Temmuz darbe girişiminin, Türkiye'nin tarihinde yerini alacak, bir paradigma değişiminin yaşandığı gün olduğunu belirten Gündoğdu, ülkenin o gece eğitimli teröristleri tanıdığını söyledi.

Darbe girişiminin yaşandığı sırada Meclis Başkanı Kahraman ile yaptığı telefon görüşmesini ve ardından TBMM'ye gelişlerini ve milletvekilleri olarak darbeye karşı duruşlarını anlatan Gündoğdu, "Bir darbe püskürtülmüştür. Bu darbenin püskürtülmesinin birinci aktörü halkı meydanlara davet eden Cumhurbaşkanı'mız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın fedakarlığı, adanmışlığı, ikincisi milletin buna icabet etmesi, üçüncüsü de TBMM'nin kendisini seçen milletin iradesine sahip çıkarak, darbeye meydan okumasıdır." diye konuştu.

-"Türk milleti, demokrasinin destanını yazdı"

Gündoğdu, darbe girişiminin ardından Türk ve İslam dünyasının darbenin gerçekleşmesi ihtimalini endişeyle karşıladığını, Batılı ülkelerin ise darbeyi kınayan ciddi açıklamalar yapmakta geciktiklerini söyledi.

Avrupa Parlamentosunun (AP), Türkiye'nin AB ile sürdürdüğü müzakerelerin geçici süreliğine dondurulmasını tavsiye eden tasarıyı kabul etmesine de değinen Gündoğdu, bu kararın çifte standardı ortaya koyduğunu belirtti.

Gündoğdu, "Allah'a hamd ediyorum; 15 Temmuz'a kadar, bu gençliğin şusu eksik, busu eksik diye bir çok eleştirilerimiz vardı, o gece gördük ki bu gençliğin de bu milletin de mayası sağlamdır." dedi.

Türk milletinin, demokrasinin destanını yazdığını ve mazlum milletlere öncü olduğunu dile getiren Gündoğdu, 15 Temmuz gecesi bunun en açık şekilde ortaya koyulduğunu kaydetti.

Gündoğdu, öğretmenlerin özlük haklarının ve emeklilik koşullarının iyileştirilmesi için hep beraber gayret göstereceklerini söyledi.