ATSO ekim ayı meclis toplantısı
ANTALYA (AA) - Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Antalya'daki patlamayla ilgili olarak, "ATSO gibi şehirden uzak, sabahın erken saatlerinde az yoğunluğun olduğu saatte, terör eyleminin planlanması dünya üzerinde alışılmış bir durum değil. Bizde ilk baktığımızda terör eylemi intibası oluşturmuyor." dedi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odasının (ATSO) ekim ayı olağan meclis toplantısında yaptığı konuşan Türel, bu sabah ATSO otoparkında meydana gelen patlamada yaralananlara, patlamayı yaşayanlara ve ATSO'ya geçmiş olsun dilekleri iletti.
Türel, patlamanın ardından terör saldırısı olup olmadığı noktasında aklına sorular geldiğini belirtti. Terör eylemlerinin daha çok şehir merkezlerinde, kalabalık noktalarda yapıldığını vurgulayan Türel, "ATSO gibi şehirden uzak, sabahın erken saatlerinde az yoğunluğun olduğu saatte, terör eyleminin planlanması, dünya üzerinde alışılmış bir durum değil. Bizde ilk baktığımızda terör eylemi intibası oluşturmuyor. Antalya'nın turizm şehri olması nedeniyle dikkatli davranmamız gerekiyor. Bugün gerçekleşecek programın ise kesintiye uğramasını istemedim. Bizler kurşun olsa kurşunun üstüne tank olsa tankın önünde duracağız, uçaktan bomba atsalar yerimizden kımıldamayacağız." dedi.
Menderes Türel, 100 sene önce Çanakkale, Sakarya, Dumlupınar ruhu olduğunu anımsatarak, Çanakkale ruhunun 15 Temmuz ile devam ettiğini vurguladı.
"15 Temmuz'da derslerini almamışlar varsa, buyursunlar gelsinler. Gelecekleri varsa, görecekleri de vardır." diye konuşan Türel, "Hesapları varsa, o hesapları bozacak ilahi hesap da vardır. Dolayısıyla biz, Hacı Bektaş Veli'nin sözleriyle 'Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız.' Evvel Allah hiçbir hain hesaba, hiçbir tehdide pabuç bırakmayız, bırakmayacağız." dedi.
Türel, Antalya'nın G20, EXPO ve NATO gibi önemli organizasyonlara ev sahipliği yaptığını, EXPO'ya her hafta dünyanın en önemli sanatçılarının geldiğini anlatarak, her hafta ulusal veya uluslararası bir toplantının ilde yapıldığını söyledi.
- "Antalya terör riski en az olan şehirlerden biri"
Son bir ayda yapılan Piyano Festivali'ne dünyanın en önemli piyanistlerinin geldiğini ifade eden Türel, şöyle devam etti:
"53. Uluslararası Antalya Film Festivalimizi de daha iki gün önce kapattık. ABD'den Hollywood'tan dünyanın en önemli oyuncularını ağırladık. Dolayısıyla bütün bunlar güvenlik riski olan şehirlerde gerçekleşmez. Bunu özellikle ifade edeyim. Bu organizasyonlar Antalya'da en ufak bir güvenlik riski yaşanmadan yapılıyorsa çok fazla endişe etmemize gerek yoktur. Ama dünyanın hiçbir yerinde bugün için terör riski diyemez. Bugün Paris'te, Brüksel'de dünyanın birçok şehrinde terör hadisesi olabiliyor. Dolayısıyla hiçbir şekilde terör hadisesi yoktur deme garantisi hiçbir yerde yoktur. Ama bu riskin en az olduğu şehirler vardır. Antalya da bunların başında geliyordur. Bunu da yapmış olduğu çok başarılı organizasyonlarla ortaya koymuştur. G20 Zirvesi'nden ayrılırken, Obama'dan Putin'e kadar bütün liderler havaalanında 'Antalya'daki G20 Zirvesi bugüne kadar gördüğümüz en başarılı organizasyon...' O yüzden hem güvenlik riski itibarıyla hem de organizasyon yeteneği itibarıyla öylesine başarılı organizasyonlara imza atan şehri hep beraber koruyacağız. Mustafa Kemal Atatürk, 'Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir.' demişti. Bugün yaşasaydı 'Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güvenli şehridir.' derdi."
- "Önümüze güvenli bir şekilde bakma zamanı gelmiştir"
Antalya'daki otellerin dünyanın en güzel otelleri olduğunu vurgulayan Türel, ekim ayının sonuna gelinmesine karşın halen Antalya'ya günde 20-30 bin turist geldiğini vurguladı. Türel, dünyadaki konjonktür yüzünden turizm rakamlarındaki düşüşün olumsuz yansımasından Antalya'nın da etkilendiğini ve turizmde düşüş olduğunu dile getirerek, Rusya ile yaşanan diplomatik krizin bunun "tuzu biberi olduğunu" ifade etti.
Son altı aya bakıldığında, turizmdeki kayıp yüzde 60-65'lerde iken bu ay yüzde 23'e kadar gerilediğini anlatan Türel, "Neredeyse geçen seneki rakamları yakalamış durumdayız. Antalya dünyanın herhangi bir şehri değildir, kendisine özgü güzellikleri olan farklı bir şehirdir. Altın yere düşse altındır, paslanmaz. Değerini kaybetmez. Zor bir seneydi, senenin sonuna geliyoruz. Artık önümüze bakma zamanıdır. Bu sene bizim başımıza gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. 12 tane ülkemizin veya dünyada olumsuz hadise yaşanmış. Buna rağmen yüzde 23'lük bir turist düşüş sayısından bahsediyorsak, önümüze güvenli şekilde bakma zamanı gelmiştir." dedi.
- "Yaralılar taburcu edildi"
ATSO Başkanı Davut Çetin de sabah üzücü bir olay yaşadıklarını, bir araçta patlama sonucu mesai arkadaşlarından ve odalarına işlem yapmaya gelenlerden toplam 10 kişinin cam kırıklarıyla yaralandığını anımsattı. Yaralıların hastanelerden taburcu olduğunu dile getiren Çetin, şöyle konuştu:
"Can kaybı olmaması bizim için büyük bir mutluluk kaynağıdır. Bütün arkadaşlara ve yaralanan arkadaşlarımıza bir kere daha 'Geçmiş olsun' diyorum. Patlamanın nedeni emniyet güçlerimiz tarafından araştırılmaktadır. Bir terör saldırısı olduğuna ihtimal vermiyoruz. Bu olayların fazla büyütülmemesi, hainlere heves verilmemesi gerekir. Sosyal medyada ve uluslararası basında bazı dezenformasyonlar olduğunu duyuyoruz. Bilinmelidir ki Antalya, dünyanın ve Türkiye'nin en güvenilir kentlerinden birisidir. Antalya'da güvenlik güçlerimiz her tür riski kontrol edebilmektedir. Olayın ilk dakikalarından itibaren, odamız camiası, valimiz, başkanımız, emniyetimiz büyük bir ilgi ve dayanışma göstermişlerdir. Odamızın hiçbir çalışması aksamayacaktır. Binayı da 2 gün içinde toparlarız. Gelen mala gelsin, cana gelmesin diyoruz."
- "Vergi gelirinde düşüş yaşıyoruz"
Çetin, turizmde bu yılı 6 milyonun üzerinde yabancı turistle bitireceklerini vurgulayarak, geçen yıla göre 5 milyona yakın kaybın olacağını söyledi. Oteller dışında ticarette, sanayide, hizmet sektöründe yüzde 50 ciro kaybı yaşayan sektörlerin ve işletmelerin bulunduğunu anlatan Çetin, "Antalya ve Türkiye ekonomisi arasında gelişme farkına baktığımızda turizmdeki kayıp Antalya'da daha fazla. Esnaf sayısında, çiftçi sayısında azalma Türkiye geneline benziyor. Ancak, kayıtlı çalışan sayısının Antalya’da yüzde 10 azalması durumumuzu yansıtıyor." dedi.
Çetin, Antalya'da ilk 9 ayda geçen yıl 19 milyar 600 milyon lira çek ödenirken, bu yıl bu rakamın 17 milyar lira olduğunu dile getirerek, "Türkiye ortalaması ile aynı düzeyde gidilmesi halinde" bu rakamın 21 milyar lira olması gerektiğini belirtti.
Antalya'da ödenen çek hacminde yüzde 20'ye yakın bir düşüş ortaya çıktığının altını çizen Çetin, "Vergi tahsilatında da maalesef çok kötü bir dönem yaşıyoruz. Yakın tarihimizde, en azından son 26 yılda ilk kez vergi gelirinde düşüş yaşıyoruz. Ne 1999 krizinde, ne de 2001 krizinde, vergi tahsilatı düşüşü görüldü." diye konuştu.
- "Bayram tatillerinin uzatılması turizme katkı sağladı"
ATSO Başkanı Çetin, tarım ihracatında da Antalya'nın daha fazla etkilendiğinin görüldüğünü, tarımda ihracatın en çok domates ve salatalıkta azaldığını belirtti. Belarus'a, Ukrayna'ya, Gürcistan'a, Azerbaycan'a ihracatın çok arttığını ifade eden Çetin, "Bu artış domates gibi ürünleri kurtarmadı. Antalya'nın ekim ayı meyve-sebze ihracatı değerinde yüzde 29 düşüş görüyoruz. Aralık ayına kadar Rusya pazarının tam açılması için daha fazla çaba harcamamız gerekiyor." dedi.
Turist sayısının da yüzde 45 düştüğüne değinen Çetin, "Antalya ekonomisi ise yüzde 20 civarında küçüldü." diye konuştu.
Hükümetin uçak desteği ve turizm sektörüne dönük önlemlerinin Antalya'ya belirli bir katkı yaptığının altını çizen Çetin, şöyle devam etti:
"Bayram tatillerinin uzatılması turizme biraz katkı sağlamıştır. Geçen ay kredi kartı ve ihtiyaç kredilerine yapılandırma imkanı getirildi. Bu da birçok insanın sorunuydu ve yararlı olmuştur. Ancak, asıl vergi, kredi ve SGK sıkıntımız şimdi başlıyor. Tam 8 aydır her Mecliste vergi, prim ve kredi borçlarında erteleme istedim. Bu arada şimdi Ankara Sanayi Odası da ticari kredilerde yapılandırma talep ediyor. Ankara'da konut satışı, vergi tahsilatı Türkiye'nin çok üzerinde artıyor. Ankara da yakınıyorsa biz ne yapacağız?"
Çetin, gelecek yıla daha ümitle baktıklarını anlatarak, "Rus turist sayısı önümüzdeki süreçte yılbaşına kadar 600 bini aşacak gibi görünüyor. Bu da gelecek yıla ilişkin ümit verici bir durum. Hükümetten, gelecek yılın turizm teşviklerini, yani uçak desteklerinin bir an önce açıklanmasını bekliyoruz." diye konuştu.
Gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından, ekim ayı faaliyetleri slayt gösterisi ile anlatıldı.