Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek:

18 Eylül 2016 Pazar

BURSA (AA) - Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, "15 Temmuz'dan sonra o demokrasi nöbetlerinde büyük halk yığınları ellerinde Türk bayrağıyla Amerikan emperyalizmine karşı Türkiye'nin bağımsızlığını ve bütünlüğünü savunuyor, bu tarihi bir olay." dedi.

Perinçek, partisinin Bursa İl Başkanlığınca düzenlenen etkinlikte verdiği "Vatan Savaşından Milli Hükümete" konulu konferans öncesi yaptığı konuşmada, Türk ordusunun 24 Temmuz 2015 tarihinden başlayarak terör örgütü PKK'nın adeta tepesine bindiğini söyledi.

Bunun Vatan Partisi'nin programı olduğunu aktaran Perinçek, "Biz PKK'nın ancak Türk askeri ve polisinin silahıyla temizleneceğini söylemiştik. Türkiye o yola girdi. Yani Vatan Partisi'nin öngördüğü yola girdi. Onun için kendi programımıza sahip çıkacağız. Programa başka kuvvetlerin ve hükümetlerin gelmesi bizim istediğimiz bir olaydır." diye konuştu.

PKK ile mücadelenin sonucunda toplumda bir şaşkınlık olduğunu dile getiren Perinçek, şunları ifade etti:

"Şimdi ilerici saflarda, Atatürkçü saflarda hatta Vatan Partisi'nin içinde bile kafa karışıklıkları var. 'Tayyip Erdoğan PKK ile savaşıyor ne yapalım?', isterseniz gidin Amerika'nın yanına geçin, buyurun. Bunu mu yapalım? Biz, 'Amerikan emperyalizmine karşı Türkiye'nin vatan bütünlüğünün meclisinde duruyoruz ve herkesi oraya çekeceğiz' dedik ve oraya çekmek bir marifet. Çünkü önümüzdeki sorun terör örgütü ve arkasındaki Amerika. Öyle beyannameler dağıtarak, afiş yapıştırarak, sokaklarda yürüyerek ve meydanlarda bağırarak çözülecek bir sorun değil. Devletin silahlı gücüyle çözülecek bir sorun ve bunu birinci maddesine yazdı Vatan Partisi. 'Kürt meselesi nasıl çözülür?' diye sordukları zaman biz 'Silahla çözülür' dedik ve işte şimdi silahla çözülüyor."

Perinçek, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası halkın bir araya gelip tarihi bir olaya imza attığına da dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"En önemli olay, 15 Temmuz Amerikancı, Fetullahçı darbe girişiminden sonra, bugüne kadar Türkiye'yi yöneten o Turgut Özal'ların, Çiller'in, Tayyip Erdoğan'ların ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin tabanındaki kitle, Amerika'nın kafesini kırdı. 15 Temmuz'dan sonra o demokrasi nöbetlerinde büyük halk yığınları ellerinde Türk bayrağıyla Amerikan emperyalizmine karşı Türkiye'nin bağımsızlığını ve bütünlüğünü savunuyor, bu tarihi bir olay. Bu halk, Amerika'nın yanında, denetiminde, güdümünde olduğu zaman Türkiye'de bir milli hükümet kurmak şansı var mı? Yok. O halkın o kafeslerden çıkması, Amerika'nın sigortasıyken artık milyonların, 10 milyonların Amerika'yı hedef alan bir mücadele içine girmesi tarihi önemde bir olay. Orada yanınızdaki insanın kılığı, kıyafeti, eteği, başındaki örtüsü falan değil bu halk, sağcısıyla, solcusuyla o kafesi kırdı."