FKB darbe girişimine rağmen büyüme hedefini değiştirmedi

18 Ağustos 2016 Perşembe

İSTANBUL (AA) - Finansal Kurumlar Birliği (FKB), 2016 yılının ilk 6 aylık dönemi itibarıyla her üç sektöre ait konsolide verilerini açıkladı.
Finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketlerini tek çatı altında temsil eden birliğin verilerine göre, üç sektörün 2016'nın ilk yarısında 2015'in aynı dönemine kıyasla, aktif toplamı yüzde 13,8 artışla 100 milyar 858 milyon TL'ye ulaşırken işlem hacmi yüzde 1,2 artışla 77 milyar 249 milyon TL oldu. Faaliyet konusu alacaklar yüzde 14,2 artışla 90 milyar 974 milyon TL, öz kaynak büyüklüğü yüzde 15,6 artışla 14 milyar 602 milyon TL olurken, sektörün net karlılığı yüzde 5 artışla 1 milyar 39 milyon TL’ye ulaştı.
Finansal Kurumlar Birliği (FKB) Başkanı Mehmet Cantekin, birliğin 2016 yılı ilk 6 aylık sonuçlarının yanı sıra ekonomi gündemiyle ilgili değerlendirmelerde bulunduğu basın toplantısında, “Türkiyemiz olağanüstü bir dönemden geçiyor. Bugünkü buluşmamız vesilesiyle bir kez daha, 15 Temmuz hain darbe girişimini engelleyerek demokrasisine, özgürlüklerine sahip çıkan; dünyada eşi benzeri görülmemiş bir irade ve cesaret örneği sergileyen aziz milletimizin demokrasi şehitlerine Allah’tan rahmet; gazilerimize acil şifalar diliyorum.” diye konuştu.
15 Temmuz ve sonrasındaki sürecin ülke ekonomik istikrarının temelindeki bileşenlerden reel sektöre de önemli görevler yüklediğini vurgulayan Cantekin, “Birlik olarak biz de tüm üye şirketlerimizle birlikte misyonumuza ve sorumluluğumuza sahip çıkarak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da reel sektörümüzün, ihracatçımızın, KOBİ’lerimizin yanında olmaya devam edecek, onların finansman ihtiyaçlarına çözüm üretmeyi var gücümüzle sürdüreceğiz.” ifadelerini kullandı.
Cantekin, sadece finansman kaynaklarımızla da değil;, gelişen insan kaynağı kalitesi, genişleyen hizmet ağı, yenilikçi ürünler ve paydaşlarla hayata geçirdikleri katma değerli projelerle de reel sektörün yanında çok daha fazla yer almaya kararlı olduklarını vurguladı.
Cantekin, FKB çatısı altında temsil edilen üç sektörün finansal performansına ilişkin, şunları kaydetti:
"Finansal kiralama sektörümüzün alacakları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13,9 artarak 38,2 milyar TL seviyesine ulaştı. Satıp geri kiralama ürünü sayesinde geçtiğimiz yıl sektörün aktif büyüklüğü gözle görülebilir bir ivme kazanmıştı. Son olarak 9 Ağustos tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan ‘Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Hakkında Kanun’ ile söz konusu satıp geri kiralama ile ilgili belirsiz bazı alanlar da netleşmiş oldu. Diğer yandan sektörün aktif büyüklüğü son 1 yılda yüzde 11,8, öz kaynakları ise yüzde 14,6 büyüdü. Faktoring sektörüne baktığımızda, 2016 yılının ilk 6 ayında işlem hacmi 60 milyar TL, alacakları ise 27,5 milyar TL olarak gerçekleşti. Sektörün aktif büyüklüğü geçen yıla oranla yüzde 6,6’lık artışla 29 milyar 355 milyon TL’ye, öz kaynakları da yüzde 5,6’lık büyüme ile 4,8 milyar TL’ye ulaştı. Sektördeki 63 şirket ile faaliyet gösteren sektörün her geçen gün genişleyen müşteri portföyü ise 100 bin rakamını aşmış durumda.
Finansman şirketlerine geldiğimizde, 2016 yılı ilk 6 ay verilerini yine geçen yılın aynı dönemine göre karşılaştırdığımızda; sektörün büyüme ivmesinin devam ettiğini görüyoruz. Sektörün işlem hacmi 2016 ilk yarısında yüzde 18 büyüyerek, 10 milyar TL’yi aştı. Aktif büyüklüğü yüzde 25,7’lik artışla 29 milyar 94 milyon TL, alacak büyüklüğü ise yüzde 24,4’lük artışla 25 milyar 303 milyon TL seviyesine erişti.
2016 yılı ilk 6 ayı itibarıyla, Finansal Kurumlar Birliği olarak temsil ettiğimiz bankacılık dışı finans kesiminin toplam finans sektörü içindeki payı, aktif büyüklüğüne göre yüzde 3,9’a, alacaklara göre yüzde 5,5’e ve öz kaynaklara göre de yüzde 4,9’a ulaştı. Yine toplam işlem hacmimizin GSMH içindeki payı da yaklaşık yüzde 8’ler seviyesinde.”

- "2016 sonunda yüzde 10-15 büyüme hedefliyoruz"

Cantekin, her üç sektörün de başta KOBİ’ler olmak üzere reel ekonomiye sundukları katkıyı her geçen gün artırdıklarının altını çizerek, dünya ve AB ekonomilerinde yaşanan durgunluğa paralel olarak 2015 yılında Türkiye ekonomisi adına çok kolay bir yıl olmadığını söyledi.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası Türkiye gündeminin halen olağanüstü bir durumda olduğunu belirten Cantekin, şunları kaydetti:
"Tüm bunlara rağmen, ekonomimizin istikrarı, yabancı yatırımcının Türkiye’ye duyduğu güven, bankacılık ve bankacılık dışı finans sistemimiz güçlü bir şekilde ayakta duruyor. Bunda, ekonomi yönetimimizin son 14 yıllık süreçte ortaya koydukları vizyoner bakışın ve başta bankacılık sistemimiz olmak üzere ekonomiyi finanse eden tüm kurumlarımızın üzerinde yükseldiği sağlam altyapının katkısı büyük. Biz de bu sağlam temele ve ekonomi yönetimimizin dirayetli duruşuna duyduğumuz güvenle, 2016 yılı sonunda sektörlerimiz için aktif büyüklüğünde yüzde 10-15 aralığında büyüme hedefliyoruz."
Cantekin, 15 Temmuz sonrası uluslararası yatırımcının durumunun sorulması üzerine, küresel çapta 75 ülkeden 268 faktoring şirketinin üye olduğu dünyanın en büyük faktoring organizasyonu Factors Chain International (FCI) yöneticilerinin planlanan toplantılarını darbe girişimine rağmen İstanbul’da yaptıklarını söyledi.
İşlerinin ellerinden geldiği kadar risk yönetimini göz ardı etmeden büyümek olduğunu vurgulayan Cantekin, “Bizim kontrol ettiğimiz faktörler olduğu gibi bizim kontrol edemediğimiz faktörler de var. Darbe girişiminden önce 2016 yılında için yüzde 15 büyüme beklentimiz vardı. Darbe girişiminde sonra da 2016 yılı sonunda sektörlerimiz için yüzde 10-15 aralığında bir büyüme hedefliyoruz.” dedi. Cantekin, ayrıca OHAL kapsamında direkt etkilenen bir üyeleri olmadığını da sözlerine ekledi.
Torba Yasa kapsamında yatırım ortamının iyileştirilmesi için atılan adımları olumlu karşıladıklarını belirten Cantekin, “Damga vergisi, harçlar gibi aracılık maliyetlerinin azaltılması, hem bizim sektörümüzdeki şirketler için hem de son tüketici lehine önemli bir gelişme. Diğer yandan finans kurumları arasındaki vergi ve diğer düzenlemelerle ilgili farklı uygulamaların son bulması önemli önceliklerimizden. Burada rekabetten ziyade asıl talebimiz, müşterilerimize sunduğumuz aracılık maliyetlerinin düzeltilmesidir.” İfadelerini kullandı.
Gündemdeki faiz indiriminin sorulmasına ise Cantekin, “Birlik olarak ortak faiz kararı alamıyoruz. Fakat üye şirketlerimiz faiz indirme kararı alacaktır. Her şirketin kendi değerlendireceği bir konudur.” dedi.