"AK Parti Siyaset Akademisi Büyük Güç Türkiye Eğitim Programı"

11 Temmuz 2016 Pazartesi

ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, "Her ne kadar AK Parti iktidarında ciddi anlamda devlet-millet ilişkilerinde çok önemli gelişmeler olsa da devletin bürokrasisi tam anlamıyla esnetilebilmiş değil. Halen bürokrasi zaman zaman siyaseti yönlendirmeye devam ediyor." dedi.

AK Parti Genel Merkez Ar-Ge Başkanlığı tarafından yaklaşık 8 yıldır sürdürülen "Siyaset Akademisi'nde 17. Dönem", Başbakan Yıldırım'ın verdiği ilk dersin ardından, 81 ilde başladı.

Başbakan Yıldırım, partisinin Ankara İl Başkanlığında düzenlenen "AK Parti Siyaset Akademisi Büyük Güç Türkiye Eğitim Programı"nda yaptığı konuşmada, katılımcıları selamladı.

Siyaset Akademisi'nin AK Parti'nin kuruluş tarihiyle yaşıt olduğuna işaret eden Yıldırım, "AK Parti kurulduğunda, sadece Türkiye'nin o gün özlemini duyduğu yeni bir siyasi hareketi başlatmadı, aynı zamanda siyasette kaliteyi de ihmal etmedi. Dolayısıyla siyaset akademisinin ortaya çıkması, AK Parti hareketiyle birlikte siyasette yeni bir anlayışın da toplumda, ülkede hakim olmasını beraberinde getirdi." diye konuştu.

Yıldırım, 2001 yılında, AK Parti'nin kuruluşunun ardından, siyaset akademisinde görevlendirildiğini anımsatarak, Siyaset Akademisi kapsamında, ilk dersini Trabzon'da, kamu yönetimi ve vatandaş-devlet ilişkileri üzerine verdiğini hatırlattı.

O gün anlattıklarının halen güncel olduğunu belirten Başbakan Binali Yıldırım, "Her ne kadar AK Parti iktidarında ciddi anlamda devlet-millet ilişkilerinde çok önemli gelişmeler olsa da devletin bürokrasisi tam anlamıyla esnetilebilmiş değil. Halen bürokrasi zaman zaman siyaseti yönlendirmeye devam ediyor." dedi.

- "Bu AK Parti ile oluşan bir şey değil"

"Cemil Bey'in (Cemil Çiçek) bir lafı aklımdan hiç çıkmaz, zaman zaman söyler. Bu vesileyle ben de kullanmak istiyorum, 'Yanlış bir kanaat vardır, hep düşünülür ki siyaset bürokrasiyi yönetir, kullanır ama gerçek tam tersidir. Bürokrasi siyaseti yönlendirir, yerine göre de kullanır.' Bu Türkiye'nin gerçeğidir." ifadesini kullanan Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu AK Parti ile oluşan bir şey değil. AK Parti bunu tersine çevirmek için ortaya çıkan bir harekettir. Bu konuda da ciddi anlamda mesafe aldığımızı söyleyebiliriz ama yapacak daha çok işimizin olduğunu da ifade etmek isterim."

Siyaset akademisinin ilk dersinin Ankara'da veriliyor olmasının özel bir anlam taşıdığına dikkati çeken Yıldırım, "Her şeyden önce Ankara Türkiye'nin başkenti, vatandaşla devletin ilişkileri büyük oranda Ankara'dan tanzim ediliyor. AK Parti'den önce Ankara adeta vatandaşın taleplerinin buharlaşıp yok olduğu, ipe un serilen bir merkezdi, bir şehirdi. AK Parti'den önce vatandaşa 'Bugün git yarın gel.' denirdi, Ankara'da. AK Parti devlet ile milleti yakınlaştırdı. AK Parti ile bütün Türkiye, 81 vilayet Ankara ile barışık hale geldi. 'Bugün git yarın gel.' zihniyeti de büyük oranda yok oldu. Milletin devlete erişim yolları açıldı. Artık ülkemizin hangi köşesinde yaşarsa yaşasın hiçbir vatandaşımız Ankara'ya ulaşılmaz olarak bakmıyor, erişilmez olarak bakmıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti:

"81 vilayette, 79 milyon vatandaşımız için siyaset yapıyoruz, yerelde siyaset yapıyoruz, genelde siyaset yapıyoruz ama Ankara'nın siyasette bir yeri var. Her şeyden önce AK Parti'nin ve bütün partilerin de genel merkezleri Ankara'dadır. Devletin ana mekanizmasının olduğu yer de Ankara'dadır. Bir anlamda bir arabanın motoru ne anlam ifade ediyorsa, Ankara da odur. Buradan hükümet ediliyor, buradan ülkenin geleceğine yönelik kritik kararlar alınıyor. Dolayısıyla Ankara'da yaşayan gençler, Ankaralı kardeşlerimiz hem şanslı ama bir o kadar da Ankara bürokrasisinde bulunanların sorumluluğu bir o kadar fazla. AK Parti zihniyetinin buradan başlayan ve yurt geneline yayılan itici gücü olmanın da mesuliyeti bizlerin omuzları üzerinde. Şükrolsun ki AK Parti Ankara teşkilatı, başkentte olmanın sorumluluğuyla, çabasıyla, başarısıyla bugüne kadar hep partimizin göğsünü kabarttı, çok güzel sonuçlar aldık. İşte şu salondaki arzu, istek, heyecan bunun, bu yaz sıcağında en önemli göstergesi olduğunu düşünüyorum."

(Sürecek)