"Beyazıt Ramazan Sohbetleri"

17 Haziran 2016 Cuma

İSTANBUL (AA) - Tarihçi yazar Mustafa Armağan, bu yıl 35.'si düzenlenen Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı kapsamında düzenlenen "Beyazıt Ramazan Sohbetleri"nin konuğu oldu.

Beyazıt Devlet Kütüphanesinde gerçekleşen söyleşide konuşan Armağan, 16 Haziran'ın ezanın yeniden Arapça okunmaya başladığı günün 66. yıl dönümü olduğunu belirterek, ezanın Türkçe okunması ve ardından yaşanan süreçleri değerlendirdi.

Armağan, ezanın Türkiye'de 18 yıl boyunca Türkçe okunduğuna dikkati çekerek, "Türkiye semalarında 18 yıllık bir uzaklaşmadan sonra Ezan-ı Muhammedi yeniden dalgalanmaya, perde perde şehirlerimizin ufuklarında semalarını kaplamaya başladı. Bu tabii Türkiye tarihi açısında bence en önemli dönüm noktalarından biri.Benim kanaatime göre 1950 yılında Adnan Menderes cesaret edip de bu işin altına girmemiş olsaydı belki bugün hala Türkçe ezan denilen şeyi dinlemeye devam ediyor olurduk." dedi.

Adnan Menderes'in bu konuda büyük bir risk aldığını kaydeden Armağan, "Celal Bayar bile kendisinin böyle bir risk almasını istememiştir. 'Zamanı değil, şimdi birden bire şimşekleri üzerimize çekmeyelim', dediği halde şahsi bir risk alarak, 'Hayır ben bunu değiştireceğim. Millete söz verdim. Gereğini yapağım' demiştir. Bu Demokrat Parti'nin tarihindeki ilk icraatıdır. Ezanın aslı gibi okunabilmesi ilk icraatıdır." diye konuştu.

Armağan, 1932'de ezanın sadece Arapça okunmasının yasaklanmış olduğuna dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:

"Sadece Arapça okunması yasak ve Türkçe okunma mecburiyeti getirilmemiştir. Uygulamada getirilmiştir ama genelgede Arapça okunması yasaktır. Türkçe okunması önerilir ama özellikle 1941'de kanunlaştığı zaman şunu fark ederiz. Atatürk zamanında kanunlaşmamıştır. Refik Saydam döneminde 1941 yılında kanunlaşmıştır. Kanunlaştığı dönemde yine Arapça okunmasının yasak olduğunu ve onun dışında herhangi bir dilde okunabileceğini görürsünüz. Çince, Farsça, İngilizce okuyabilirsiniz ezanı. Her dilde okunabilir. Sadece Arapça okunmayacak. Arapça okunması yasak."

Dil öğrenmenin önemine değinen Armağan, "Bizim karşı çıktığımız Osmanlıca dediğimiz Arap alfabesinin yasaklanmış olması. Yani Latin alfabesinin getirilmiş olması değil." dedi.

Armağan, medeniyetin her zaman bir taşın üzerine bir başka taş koymak olduğunu dile getirerek, "Bir alfabeyi unutturmak, dünyanın neresine giderseniz gidin, medeniyet değil, barbarlıktır. Bir dili, bir alfabeyi unutturmak medeniyet değildir. Bugün bununla kimse övünemez ama Türkiye'de bununla hala övünen insanlar var. Çok yanlış bir şey." ifadelerini kullandı.

Armağan etkinliğin ardından dinleyenlerin sorularını yanıtladı.

Ramazan sohbetlerinde yarın Cengizhan Orakçı konuk olacak.