Şef Ömür Akkor, kitabını tanıttı

01 Haziran 2016 Çarşamba

İSTANBUL (AA) - Türk ve Osmanlı mutfak kültürüne yönelik çalışmalarıyla tanınan şef Ömür Akkor tarafından hazırlanan "Ömür Akkor ile Komili Lezzet Seyahatnamesi" kitabının tanıtımı yapıldı.

Conrad Istanbul Bosphorus'ta gerçekleşen tanıtımda AA muhabirine açıklama yapan Akkor, kitabı Evliya Çelebi'nin anısına hazırladıklarını belirtti.

Kitabı, kariyerinin en iyi kitabı olarak niteleyen Akkor, "Kitabımızda Ege'den başlayarak, Güneydoğu Anadolu, Akdeniz, İç Anadolu, Marmara ve Karadeniz bölgelerinden yöresel yaklaşık 40 tarif yer alıyor. Bu lezzetlerin çoğu unutulmaya yüz tutmuş lezzetler." dedi.

Yaklaşık 15 yıldır Türkiye'yi gezerek lezzetlerin peşine düştüğünü ifade eden Akkor, seyahatinde çoğunlukla otobüsle, bazen de yürüyerek gezdiğini söyledi.

Akkor, amacının 400 yıl sonra da okunabilecek bir kitap hazırlamak olduğunu aktararak, kitabın çıkış noktasının bir tesadüf olduğunu dile getirdi.

Anadolu'ya gittiğinde, kendisini orada yaşayan insanlar gibi hissettiğini ifade eden Akkor, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de 300 bin kilometre yol yaparak, unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerin peşine düştüm. Bir yere en az beş kez giderek, keşfettim. Anadolu'nun davranış biçimlerinden, fırınların kokusuna, annelerin hamur açışına kadar her şeyi hissederek yazdım. İnsanların artık Anadolu'ya gezmeye gitmesi gerekiyor. Öncelikle birbirimizi anlamak için yola çıkmamız gerekiyor."

- "Ramazan Anadolu'da naif bir kültür"

Ramazanın yaklaştığını ve herkesin Anadolu'da bir Ramazan yaşaması gerektiğini belirten Akkor, Ramazan'ın Anadolu'da naif bir kültür olduğunu, insanların her şeyi göstere göstere yapmadan, abartısız şekilde yaşadığını anlattı.

Akkor, "Ramazan ayında herhangi bir bakkala girip borç defterinin herhangi bir sayfasını açıp tanımadıkları bir insanın borcunu öderler. Kime yardım ettiğini de bilmeden yapıyor. Bu çok özel bir şey." dedi.

Modern zamanlarda insanların ramazan ayını sadece iftar davetlerinden ibaret saymasının doğru olmadığını vurgulayarak, az ve güzel şeyler yapma kültürünün yeniden yeşermesi gerektiğini ifade etti.