"Osmanlı'nın Son Zaferi Kut'ül Amare"

28 Nisan 2016 Perşembe

İSTANBUL (AA) - Araştırmacı yazar İsmail Bilgin, Türk Edebiyatı Vakfınca düzenlenen "Çarşamba Sohbetleri"nde Kut'ül Amare Zaferi'ni anlattı.

Türk Edebiyatı Vakfı'nın Sultanahmet'teki merkezinde gerçekleşen konferansta konuşan araştırmacı yazar Bilgin, Kut'ül Amare Zaferi sürecinin 1915 yılında İngiliz ordusunun Amare şehrini ele geçirmesi, oradan Nasıriye'yi alarak, kazandıkları zaferin ardından da Basra'nın batısını kontrol imkanı sağlamalarıyla Bağdat yönünde ilerlemek için önemli bir hamle yapmalarıyla başladığını anlattı.

Bilgin, şöyle konuştu:

"Bu süreçte dikkat çekici bir husus şu, bu cephelerde Osmanlı birlikleri yanında çarpışan Arapların kadınları da bu çarpışmada yer almış ve İngilizlere karşı Osmanlı ordusu ile birlikte savaşmışlardı. Meclisi Mebusan'ın 22 Eylül 1915 tarihli toplantısında Divaniye Mebusu Mehmet Tevfik Bey'in verdiği bilgiye göre Osmanlı birlikleri yanında savaşa katılan Müntefek Aşireti'nden 40 kadar kadın yaralı ve ölü olarak bulunmaktaydı."

Savaş sırasında Selman-ı Pak şehrinin de önemine dikkati çeken Bilgin, İngiliz komutan Townshend'in tümeninde bulunan Hindistanlı Müslüman askerleri savaşa ikna etmek için uyguladığı taktiği, "Selman-ı Pak'ın Müslüman bir şehir olduğu Hindistanlı Müslüman askerler tarafından duyulursa savaşmayacaklarını düşünerek şehrin adını 'Ctepsion' olarak değiştirir ve askerlerin gerçek adını duymasını engeller." sözleriyle aktardı.

- "Bölük intikamımı alsın"

Bilgin, Kut'ül Amare Zaferi sırasında önemli görevler yapan fakat dile getirilmeyen birçok kahraman olduğuna değinerek, şu örneği verdi:

"Mehmet Muzaffer adlı, bir hafta önce evlenmiş, komutanlığının 'Sana 10 gün izin verelim ardından görev yerine dönersin' talebine karşılık kendisi cephede olmak istediğini ifade eden bir askerimiz var. Irak cephesine gidiyor. Birinci Felahiye Muharebe'sinde tüfekli birlikleri komuta ediyor burada yararlı olunca 5-6 Nisan'daki ikinci muhaberede özellikle askerleriyle ön cephede savaşırken ağır bir şekilde boynundan yaralanıyor. Muzaffer, ceketinin iç cebinde taşıdığı ve eşine yazdığı mektubu çıkarıp yanındaki onbaşıya kurşun kalemini kanına değdirerek zarfın üzerine üç kere 'Bölük intikamımı alsın', altına da 'Kıble ne taraftadır?' yazıyor. Bölüğü de bunu vasiyet olarak kabul ederek muharebenin kazanılmasında büyük rol oynuyorlar."

Dinleyicilere zaferin büyük fedakarlıklarla kazanıldığını detaylı bir şekilde anlatan Bilgin, savaş sırasında İngilizler tarafından çekilmiş ve İngiliz Harp Arşivi'nde yer alan Kut'ül Amare fotoğraflarından oluşan bir slayt gösterimi de yaptı.