AK Parti TBMM Grup Toplantısı

26 Nisan 2016 Salı

ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kilis'e yönelik roket saldırılarıyla ilgili, "Öncelikle, ilave askeri tedbirler alınacak ve sınır hattındaki askeri varlığımız, tahkimatımız artırılacaktır. Çok açık bir şekilde Genelkurmay Başkanımızın da katıldığı güvenlik zirvesinde, Kilis'in ve ülke sınırlarının korunması için bütün askeri tedbirlerin alınması konusunda gerekli talimatlar verildi, hazırlıklar yapıldı. İlave İHA'larla sınırın gözetlenmesini ve Kilis'e dönük saldırıların önceden haber alınarak önlenmesini sağlayacağız." dedi.

Davutoğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Suriyeli mazlumlara sahip çıkmasının birilerini rahatsız ettiğini ve Kilis'in hedef alındığını söyledi.

Dün olduğu gibi bugün ve yarın da Türkiye'ye yönelik saldırı gerçekleştirenlere anında cevap verileceğini ve gereğinin yapılacağını b-belirten Davutoğlu, birilerinin hazırladığı kirli tezgahların içine düşmeyeceklerini vurguladı.

Kilis'in Suriyelileri bağrına bastığını, çok büyük fedakarlıklar yaptığını anlatan Davutoğlu, hükümet olarak bütün imkanlarıyla Kilis'in yanında olacaklarının altını çizdi.

Kilis'in Suriye ile olan 11 kilometrelik sınırına, 18 Ocak'tan bu yana DAEŞ mevzilerinin bulunduğu yerlerden 46 roket atıldığını, bu saldırılarda 10'u Türk vatandaşı olmak üzere, 17 kişinin hayatını kaybettiğini, 61 kişinin ise yaralandığını anımsatan Davutoğlu, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi.

Bakanlar Kurulu'nda alınacak tedbirlerin bir kere daha görüşüldüğünü, bunun öncesinde de güvenlik zirvesinde konunun ele alındığını aktaran Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Bundan sonra atılacak adımları 4 başlıkta tekrar gözden geçirdik. Öncelikle, ilave askeri tedbirler alınacak ve sınır hattındaki askeri varlığımız, tahkimatımız artırılacaktır. Çok açık bir şekilde Genelkurmay Başkanımızın da katıldığı güvenlik zirvesinde, Kilis'in ve ülke sınırlarının korunması için bütün askeri tedbirlerin alınması konusunda gerekli talimatlar verildi, hazırlıklar yapıldı. İlave İHA'larla sınırın gözetlenmesini ve Kilis'e dönük saldırıların önceden haber alınarak önlenmesini sağlayacağız. İkinci başlığımız ekonomik desteklerden oluşuyor. Saldırılar nedeniyle zarara uğrayan esnafımızı destekleyeceğiz. Zararların giderilmesini, kayıpların tazmin edilmesini sağlayacağız. Başbakanlıkça ilk etapta 5 milyon, ikinci etapta da ilave 5 milyon olmak üzere, zarar görenlere derhal ödeme yapılacak. Kilis'te kamu yararına çalışanların istihdam süreleri 9 aya çıkarılacak ve valiliğin istediği oranda ilave istihdama imkan tanınacak. Esnafımızın, iş dünyamızın kredi sıkıntılarının giderilmesi için de çalışmaları başlatmış bulunuyoruz."

Başta Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olmak üzere, ilgili kurumların sosyal destek programlarıyla Kilisli vatandaşların yanında olacağını anlatan Davutoğlu, sağlık alanında da ilave tedbirler aldıklarını, kısa bir zaman içinde Kilis'e ilave sağlık personeli ve zırhlı ambulans gönderileceğini söyledi.

-"Türkiye'nin ihtiyaçları önemli"

Bir yandan vatandaşların mağduriyetlerini giderirken, bir yandan terörle gerekli mücadeleyi en etkili şekilde yaptılarını ifade eden Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bu terör ve terör destekçileri hakettikleri cevabı alacak ve mutlak bir yenilgiye uğrayacaklardır, bundan kimsenin şüphesi olmasın. Maalesef uluslararası toplum bu konuda imtihanını doğru bir şekilde veremiyor ve terör konusunda hala ikircikli bir tutum benimseniyor. Avrupa'nın başkentlerinde vahşi terör örgütlerinin çadırları açılabiliyor, paçavraları asılabiliyor. Terör örgütünün eli kanlı katilleriyle röportaj yapılabiliyor. Kimse kusura bakmasın bunun adı gazetecilik değil, terör teşvikçiliğidir." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin terörden çektiği acıya saygı duymadan, eline kanlı katillere söz söyleme imkanı veren bu faaliyetin adının "gazetecilik" olamayacağının altını çizen Davutoğlu, buna saygı duymalarını, hoş görüyle karşılamalarını kimsenin bekleyemeyeceğini kaydetti.

Davutoğlu, Paris ve Brüksel saldırısından sonra, Türkiye'de herhangi birinin, DAEŞ üzerinden bir faaliyet yapmasını, gazetecilik faaliyeti olarak saymadıklarını, PKK'nın bu saldırıları sonrasında da PKK'ya dönük yürütülen faaliyetlerin gazetecilik faaliyeti içine alınamayacağını vurguladı.

Türkiye'nin bütün ihtiyaçlarının, kendileri için çok önemli olduğunu, hiçbirini asla ihmal etmediklerini dile getiren Davutoğlu, çalışan, üreten, hedefleri olan bir hükümetin iş başında olduğunu söyledi.

-"Bizi yavaşlatmalarına izin vermeyeceğiz"

Terör saldırılarına, Türkiye'nin yanı başında cereyan eden sıcak çatışmalara rağmen ülkeyi daha iyi bir geleceğe taşıma azmiyle çalışan bir iktidarın olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Birileri bizi yolumuzdan alıkoymak için öyle tezgahlar kuruyor ki hepiniz görüyorsunuz. Türkiye'yi sığ, negatif gündemlere hapsetmeye çalışıyorlar. Ellerine mikrofon alıp her kürsüye çıktıklarında kendilerinin bile inanmadığı karamsar tablolarla milletimize umutsuzluk pompalamaya çalışıyorlar. Bunu başaramadıklarında ise sırf gündemi boğmak için hakaret, iftira ve yalana başvuruyorlar. Biz bunlara takılarak yolumuzdan geri kalmayacağız. Bizi yavaşlatmalarına asla izin vermeyeceğiz." dedi.

Hükümetin, icraatlarına, faaliyetlerine durmaksızın devam edeceğini belirten Davutoğlu, geçen hafta, Strazburg ziyareti nedeniyle grup toplantısını yapamadıklarını anımsatarak, iki haftalık faaliyetlerini anlattı.

AK Parti'nin 13 Nisan'da düzenlediği "Gençlik ve Belediye" temalı 5. Yerel Yönetimler Sempozyumu'na katıldığını, 14 Nisan'da BM'den sonra dünyadaki en büyük uluslararası örgüt olan İslam İşbirliği Teşkilatı 13. Zirvesine, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde ev sahipliği yaptıklarını, 15 Nisan'da Kocaeli'nde Gençlik Çalıştayı gerçekleştirdiklerini aktaran Davutoğlu, daha sonra Düzce'ye giderek, 591 milyon lira değerindeki 81 yeni tesis ve yatırımı hizmete açtıklarını bildirdi.

Gençlerin büyük bir heyecanla beklediği "Çeyiz Hesabı" uygulamasını 18 Nisan'da başlattıklarını anımsatan Ahmet Davutoğlu, birikim yapmakta zorlanan gençlerin, evlilik öncesi ihtiyaçlarını karşılamalarını sağlamak ve yuva kurmalarını teşvik etmek amacıyla başlatılan uygulamanın hayırlı olmasını temenni etti.

- "Biz, milletin hissiyatıyla konuşuruz"

Şehit ve gazi yakınlarının istihdamına yönelik kura töreni gerçekleştirdiklerini, Meclis'te kabul edilen yasayla bu istihdam imkanlarının kapsamını biraz daha büyüttüklerini, şehitlerin 45 yaş üzeri hak sahibi yakınlarının da bu imkandan yararlanmasının önünü açtıklarını hatırlatan Davutoğlu, "Biz, şehitlerimizin hakkını asla ödeyemeyiz. Bizim çabamız asla ödenemeyecek bir vefa borcuna, küçük bir karşılık sunabilmek içindir. Şehitlerimizin çocukları, eşleri, geride bıraktıkları, gazilerimiz ve aileleri ömürlerinin sonuna kadar millete ve AK Parti kadrolarına emanettir." diye konuştu.

Şehit ve gazilere minnet borçlarını asla unutmayacaklarını, onların aziz hatıralarına en ufak bir halel gelmesine izin vermeyeceklerini vurgulayan Başbakan Davutoğlu, atananlara, yeni işlerinde hayırlı kazançlar, bereketli ömürler diledi.

Çeşitli temalarda bulunmak ve Avrupa Konseyine hitap etmek üzere 19 Nisanda Strazburg'a ziyarette bulunduğunu, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri ile görüşmesinin olduğunu, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Genel Kuruluna katıldığını belirten Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Burada, bazılarının farkında değilmiş gibi davrandığı bir hususun altını özellikle çizmek istiyorum; O gün Strazburg'ta bir ilk yaşadık, 78 milyon adına gurur duyduğumuz bir ilk. Türkçe'nin Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisinin çalışma dilleri arasına girmesinden sonra Avrupa'nın bütün renklerinin temsil edildiği platformda Türkçe hitap eden ilk Türk Başbakanı olmanın gururunu yaşadım, sizler adına gururunu yaşadım. O tablo bir kez daha gösterdi ki bizim milletimiz, Avrupa milletlerinin bir parçasıdır, bizim dilimiz, Avrupa dillerinin en asli dilleri arasında yer alan aziz bir dildir.

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde yaptığımız konuşmada, Avrupa ülkelerine, 'kendileriyle yüzleşme' çağrısında bulunduk. Avrupa Birliği'nin en büyük sorununun ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslamofobi olduğunu bir kez daha vurguladık. Ayrıca Avrupalı ülkelere, 'terör örgütlerinin iyisi ve kötüsünün olmadığını, PKK ve PYD'nin de tıpkı DEAŞ gibi cani ve vahşi birer terör örgütü olduğunu hatırlattık. Bazı Avrupalı ülkelerin, PKK-PYD terör örgütüne destek vermesinin büyük bir iki yüzlülük olduğunu söyledik. Bu platformda, ülkemizin perspektifini, milletimizin hissiyatını Avrupalı parlamenterlere aktardık. Biz, her yerde bu ülkenin diliyle, duygularıyla, bu milletin hissiyatıyla konuşuruz."

(Sürecek)