"Türkler biz Suriyeli mültecileri bir sorun olarak görmemeli"

16 Nisan 2016 Cumartesi

İSTANBUL (AA) - SAMET DOĞAN - Suriyeli şair Ammar Recep Tabbab, "Türkler, biz Suriyeli mültecileri bir sorun olarak görmemeli. Biz bir sorun olmak istemiyor aksine Türkiye'ye burada kaldığımız sürece katkıda bulunmak istiyoruz. Biz Suriye'ye nasıl emek veriyorsak Türkiye'de de bunu yapıyoruz." dedi.

Üsküdar Belediyesince düzenlenen "2. Uluslararası Üsküdar Şiir Festivali"ne davetli olarak katılan Suriyeli şair Tabbab, AA muhabirine, "Avukat mesleğimi Şam'da gerçekleştiriyordum. Toplumsal ayaklanma başladığında, bir yandan tutukluların dosyalarıyla ilgilenirken bir yandan da şiirler yazıyordum. Devrim ateşi beni şiir yazmaya itiyordu. Diğer taraftan da onlarca insan tutuklanıyordu ve ben onların dosyalarıyla ilgileniyordum. Bir sene sonra rejim tarafından baskılar görmeye başlayınca hayatımla ilgili endişeye kapıldım ve Suriye'den kaçtım." dedi.

Muhalif yapılanma olan Suriye Ulusal Koalisyonu ilan edildikten sonra Şam'da gizli bir şekilde koalisyonun temsilciliğini de yaptığını ifade eden Tabbab, "Suriye'den çıkınca doğrudan Türkiye'ye geldim. İlk defa İstanbul'a gelmiştim, aslında devrimden önce gezmek için gelmeyi planlıyordum. İstanbul'u çok seviyorum ama her ne olursa olsun ülkemden kendi iradem dışında kaçmış olmam her şeyi gölgede bırakıyor. Ülkemden zorla çıkmış olmam nedeniyle İstanbul'daki güzellikleri derinden hissedemiyor, sadece görebiliyorum." ifadelerini kullandı.

"İstanbul'a sadece güzel demek ona ihanet olur, muhteşem." diyen Tabbab, "İstanbul'un bazı sokaklarında kendimi Şam'da hissediyorum. Ezanların okunmasıyla günde beş kez Şam'a gidip gelmiş hissiyle doluyorum. Türkiye'yi sadece dizilerden biliyordum, ancak geldiğimde başka bir şeyle karşılaştım, dizilerde anlatılan kültürden uzak Şam toplumuna çok yakın bir kültürdü bu." şeklinde konuştu.

Türkiye'ye Suriyeli mültecilerin katkı sunmak istediğine vurgu yapan Tabbab, şunları söyledi:

"Türkler, biz Suriyeli mültecileri bir sorun olarak görmemeli. Biz bir sorun olmak istemiyor aksine Türkiye'ye burada kaldığımız sürece katkıda bulunmak istiyoruz. Biz Suriye'ye nasıl emek veriyorsak Türkiye'de de bunu yapıyoruz. Bize mülteci diyorlar, değiliz. Bize misafir diyorlar, değiliz. Biz bu toprakların çocuklarıyız. Biz Suriye'ye döndüğümüzde buradaki tecrübelerimizi kullanacağız. Benim küçük bir kızım var ve Türkçeyi öğreniyor. Bu bağı bir daha kopmayacak bir bağ olarak görüyoruz."

- "İstanbul'da özgür bir şekilde şiirlerimi yazıyorum."

Tabbab, "Şiirlerimde, toplumsal sorunları ele alıyorum. Suriye devriminden önce de yine Arap toplumunun çıkmazlarını yazardım. Mazlum Arap halklarının sesi olmak istiyordum. Şimdi kendi kimliğimi oluşturan devrim üzerine şiirler yazıyorum. Hatta öğrencilik yıllarımda Şam üniversitesinde okuduğum üzeri kapalı da olsa zulüm ve özgürlüklerden bahseden bir şiirim yüzünden ceza bile almıştım." dedi.

"Şimdi İstanbul'da özgür bir şekilde şiirlerimi yazıyorum. Eğer Türkiye'de bu özgürlüğü bulamasaydım başka ülkelere giderdim. Ben Suriye'den özgürlük isteğim yüzünden ayrılmak zorunda kaldım, başka bir ülkede köle olmak için değil." diyen Tabbab, şöyle konuştu:

"Son zamanlarda Türkiye insanıyla aramızda dil engelinin aşıldığını hissediyorum. Çünkü gittiğim şiir festivallerinde insanların benim hissettiklerimi hissettiklerini görüyorum. Şiirlerimdeki mesajlar dil aracılığıyla değil de hisler üzerinden insanlara ulaşıyor. Hatta şiirlerim üzerine bazı internet sitelerinde tartışmalar da başlamış. Devrimden bahsettiğim için beni terörist olarak yaftalamışlar. Bu da şiirlerimin karşıt da olsa bir karşılığı olduğunu gösteriyor."

Şiirlerini "Vatan Hatıraları" adı altında topladığını ve kitabının yayınlanmasını beklediğini vurgulayan Tabbab, "Şiirlerimi Türkiye'de yazıyor olmam tuhaf bir his. İstanbul, şiir yazmak konusunda beni cesaretlendiriyor. Hatta bir roman bile yazıyorum. Aslına bakarsanız ben artık kendimi 100 yıl önce atalarımın hissettiği gibi Türkiyeli olarak hissetmeye başladım. Türk şiirini okuyamamayı kendimde büyük eksiklik olarak görüyorum. Türk şiirleri hala Arapça'ya çevrilmiş değil." açıklamasında bulundu.