İTO Başkanı İbrahim Çağlar: Üyelerimizin kredi sorunlarıyla biz ilgileneceğiz

10 Mart 2016 Perşembe

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, bankaların kredi verme veya yenileme konusunda muhafazakar davrandıkları iddialarına ilişkin, "Üyelerimize ‘lütfen bize bütün evraklarınızı alın gelin, biz onları inceleyeceğiz ve banka ile sizin için biz görüşeceğiz' diyoruz. Ancak bugüne kadar gelen olmadı" dedi. Gündemdeki konuları değerlendirmek üzere gazetecilerle bir araya gelen İTO Başkanı Çağlar, çevre ülkelerde yaşanan olayların ihracatın performansını etkilediğini söyledi. Ancak ihracatta kaybedilen pazarlar kadar düşüş yaşanmadığını dile getiren Çağlar, hızla yeni pazarlara yönelerek kayıpların telafi edildiğini, Orta Amerika ve Afrika'da çalışmalarını artırdıklarını anlattı. Çağlar, "En son Başbakanımız Ahmet Davutoğlu'nun liderliğinde İran'a yapılan ziyarette çok yararlı görüşmeler oldu. İran pazarında yeniden atağa kalktık. Komşularımız olan Irak, Suriye, Yunanistan ve Ukrayna’da sıkıntılar var. Bu ülkeler normal döneme geçtiğinde gidecekleri ilk kapı biziz. Bu dönemde kazandığımız yeni pazarların üzerine bir de komşu ülkelerimizde rahatlama olursa inanın o zaman mal yetiştiremeyiz" diye konuştu. "Türkiye'nin turizmi için de çalışıyoruz"  İstanbul Ticaret Odası olarak yeni yatırım alanları üzerine çalıştıklarını anlatan İTO Başkanı İbrahim Çağlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul sevdasının çalışmalarına ayrı bir değer kattığını söyledi. Çağlar, sanayiciliğin, üretmenin bir tutku olduğunu kaydetti. Türkiye'nin sınırında ve Güneydoğu'da yaşanan olayların yurt dışında farklı yansıtıldığına işaret eden bir soruyu yanıtlayan Çağlar, terörün küresel bir sorun olduğunu, Londra, Paris veya bir başka önemli merkezde de terör saldırılarının gerçekleştiğine işaret ederek, şöyle devam etti: "Türkiye ile ilgili algının değişmemesi için yoğun bir çaba gösteriyoruz. Bütün dünyada her alanda olduğu gibi turizmde de müthiş bir rekabet var. 'Senin ülken kötü, turistler bana gelsin' demek etik değil. Rekabeti kaliteli yapmak lazım. X ülke 'Türkiye'ye gitmeyin orada şunlar şunlar var' diyor. Alttan alta da kendisine gelinmesi propagandası yapıyor. Bu olaylardan hemen sonra İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu (ICVB), Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TUGEV), İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB), Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ve bütün birimler bir araya geldik, 'Biz ne yapacağız, bu algıyı nasıl kıracağız' dedik. Hızlı bir şekilde çalışmaya başladık, ajansımızı belirledik. Turizm Bakanımız da Türkiye için bir şans. Çünkü kendisi bir iletişimci. Konulara bu çerçeveden yaklaşıyor." "Türkiye'nin dünya ihracatında payı artmalı"  Türkiye'nin dünya ticaretindeki payını artırması gerektiği üzerinde duran Çağlar, sözlerini şöyle sürdürdü. "Türkiye son yıllarda yüksek büyüme oranlarını yakaladı. 22 trilyon dolarlık dünya ihracat hacmindeki payımız binde 8 seviyesinde. Bu payı yükseltmeliyiz. Mesela payımızı binde 10'a yükseltebilirsek rahatlarız. Binde 12’ye yükseltebilirsek inanın hiçbir sıkıntımız kalmaz. Bakın, Çin ihracatta çok büyüdü, iç piyasası yok. Çin'de daralma başladı. Çin'e gittik 'Bize mal satar mısınız?' dediler. İthalat fuarı düzenliyorlar. 'Firmalarınız gelsin masraflarını karşılayacağız bize mal satsınlar' dediler. İç piyasalarını canlandırmak mecburiyetindeler. Bizim çok canlı bir iç piyasamız var, dış piyasamızı güçlendirmemiz gerekiyor" dedi. "Üyelerimizin bankalarla yaşadığı kredi sorunlarıyla bizzat ilgileneceğiz"  "Bankaların kredi verme ve yenileme konusunda muhafazakar davrandıklarına ve bu durumun da yatırımcıları zora soktuğuna, iflas ertelemelerin son dönemde arttığı ilişkin bir soruları yanıtlayan Çağlar, İTO üyelerinin sorunlarıyla birebir ilgilendiklerini belirtti. Çağlar, "Üyelerimize ‘lütfen bize bütün evraklarınızı alın gelin, biz onları inceleyeceğiz ve banka ile sizin için biz görüşeceğiz’ diyoruz. Şimdi zaten bu iflas erteleme müessesi bu şekilde olmaz. Bu müessesenin yeniden yapılanması gerekiyor. İflas ertelemelerde profesyoneller işin içinde olmalı. Bir firma müracaat ettiğinde incelemek zorundasınız. 'Bu iflas erteleme istedi biz de verelim'... Yok böyle bir şey. Bu incelenecek, gerekirse kayyum atanacak, iflas ertelemelerde suistimaller olabilir. Bu çok hassas bir konu” diye konuştu. "2015'te çeklerin yüzde 3,4'ü karşılıksız çıktı"  Karşılıksız çek konusuna değinen Çağlar, 2012 yılında karşılığı ödenmeyen çekte hapis cezasının kalkmasının çekin itibarını zedelediğini dile getirdi. Çağlar, çekin piyasanın vazgeçilmezlerinden olduğunu, krediye ulaşmak zor ve maliyetli iken tüccarın çek sayesinde piyasada önemli bir sirkülasyon sağladığını kaydederek, "2015 yılında 22 milyon 800 bin adet çek kesilmiş. Bunların tutarı 672 milyar lira. Karşılıksız çekin toplam kesilen çeke oranı yüzde 3,4. Bu rakam dünya ortalamasına göre düşüktür. Bu kadar büyük hacim içerisinde yüzde 3.4'ün sesi fazla çıkıyorsa çok gibi görünür ama çok değil. Böyle bir hacim içerisinde olağan şeyler" dedi. Karşılıksız çıkan çeklerin bir kısmının zamanla ödendiğini aktaran Çağlar, tamamen karşılıksız çıkan hacmin yüzde 2'ye kadar düşebildiğini söyledi.