MHP lideri Bahçeli: AK Parti mevcut anayasanın ilk 4 maddesiyle oynayamaz

09 Mart 2016 Çarşamba

MHP Genel Başkanı Bahçeli, "Milliyetçi Hareket Partisi daha önceden ilan edilmiş hassasiyetleri, teklifleri, parti ilkeleri ve dünya görüşü dahilinde yeni anayasa hazırlandığını müşahede ederse milletine vermiş olduğu sözü tutacaktır. Fakat, AKP’nin mevcut anayasanın ilk dört maddesiyle oynaması halinde ve sonunda totaliter sisteme kayabilecek bir başkanlık sistemi önerisiyle gelmesi karşısında şüphesiz ki yeni anayasa hazırlığına sıcak ve olumlu bakmayacaktır."
Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, yeni anayasa etrafında kümelenen tartışma ve fikri mücadelelerin bir yanda anlaşmazlıkları tetiklerken, diğer yanda bilgi kirliliğini ve spekülasyonları da teşvik ettiğini belirtti.
Partisinin durduğu yer, savunduğu ilkelerin kasten çarpıtılarak istismar edildiğini ve art niyetli şekilde sulandırıldığını ileri süren Bahçeli, şu ifadelere yer verdi: "Bunun doğru, masum ve insaflı bir hal olmadığı her türlü izahtan varestedir. Milliyetçi Hareket Partisi, yeni anayasanın toplumsal beklenti ve taleplerden kaynaklandığı sürece giderilmesi zaruret arz eden bir ihtiyaç olduğunu düşünmektedir. Anayasa, devlet-millet ilişkilerini demokratik ölçülere göre düzenleyen, birlikte yaşamanın asgari kurallarını koyan ve dengeleyen kapsayıcı bir toplum sözleşmesidir. Bu sözleşmenin henüz tartışma safhasındayken ihtilaf ve görüş ayrılıklarını derinleştirmesi yeni anayasaya yüklenen anlam ve değeri tahrip edecektir." Cumartesi günü, bir basın mensubunun yeni anayasa çerçevesinde kendisine yönelttiği bir soruya verdiği cevapların hayret verici şekilde yanlış yorumlandığına ve tersten okunduğuna işaret eden Bahçeli, "Herkes meşrebine, siyasi ve ideolojik mensubiyetine göre değerlendirmeler yapmıştır. Yoğunlaşan görüş ayrılıkları ve yaklaşım tutarsızlıkları nedeniyle konunun açıklığa kavuşturulması tekraren gerekli görülmüştür" ifadelerini kullandı. "MHP, anayasanın yenilenmesinden yanadır" Bahçeli, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Milliyetçi Hareket Partisi, tereddütsüz anayasanın yenilenmesinden veya yeni anayasanın baştan ayağa yapılmasından ve yazılmasından yanadır. Bunun ise mutlaka geniş kapsamlı bir uzlaşmayla teminini mecburiyet görmektedir. Bu maksatla TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerin eşit katılımıyla oluşan Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun çalıştırılmasını, herkesin sorumluluk şuuruyla hareket etmesini istemektedir." CHP'nin 16 Şubat tarihinde komisyondan ayrıldığını anımsatan Bahçeli, parti olarak, CHP'nin AK Parti tarafından nazik şekilde ikna edilerek komisyona davetini seslendirdiklerini, bunu beklediklerini ve halen de aynı kanaatte olduklarını aktardı. "MHP, uzlaşma masasından kalkmamakta kararlıdır" CHP’nin olmadığı bir zeminde etkin katılımlı, geniş kapsamlı bir mutabakat ruhunun tesis edilemeyeceğinin açık ve ortada olduğuna dikkati çeken Bahçeli, "Ana muhalefet partisinin Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ndan ısrarla uzak durmasının ve uzlaşmaya yanaşmamasının devamı halinde yeni bir durumun şekilleneceği kuşkusuzdur. Milliyetçi Hareket Partisi, fiilen etkisizleştiğini bilmesine ve görmesine rağmen uzlaşma masasından kalkmama hususunda kararlıdır. Fakat bu şartlar muhtevasında yeni bir anayasanın hazırlanması da eşyanın tabiatına uygun olamayacaktır" değerlendirmesini yaptı. Bahçeli, şunları kaydetti: "CHP’nin ikna edilememesi ya da kaygılarının giderilememesi halinde yeni anayasa yolu kapanmış sayılamayacaktır. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin el altından hazırladığı anlaşılan yeni anayasa taslağını TBMM’ye getirmesi en akılcı çözümlerden birisi olarak değerlendirilmelidir. Bu durumda AKP’nin yeni anayasanın referandum eşiğini aşması amacıyla 330 milletvekilinin oy desteğine ihtiyacı olduğu yürürlükteki anayasa kuralıdır. Ne var ki TBMM Başkanı’nın oy hakkı olmadığı düşünüldüğünde AKP’nin mevcut milletvekili sayısı 316’dır. Anlaşılacağı üzere yeni anayasanın kabul edilerek milletimizin takdir ve tensibine sunulabilmesi için 14 milletvekilinin ilave katkısı gerekecektir. Bu şartlar altında 330 milletvekilinin nasıl bulunacağı ise elbette AKP’nin sorunudur." Milliyetçi Hareket Partisi daha önceden ilan edilmiş hassasiyetleri, teklifleri, parti ilkeleri ve dünya görüşü dahilinde yeni anayasa hazırlandığını müşahede ederse milletine vermiş olduğu sözü tutacaktır. Fakat, AKP’nin mevcut anayasanın ilk dört maddesiyle oynaması halinde ve sonunda totaliter sisteme kayabilecek bir başkanlık sistemi önerisiyle gelmesi karşısında şüphesiz ki yeni anayasa hazırlığına sıcak ve olumlu bakmayacaktır. AKP’nin dayatması ve bölücü çevrelerden aldığı ek yardım ve tevessül ettiği işbirliğiyle yeni anayasa çalışması TBMM’de 330’u bulur ve referanduma götürülürse, partimiz kendi ilkeleri çerçevesinde kamuoyunu aydınlatmak ve bilinçlendirmek için üzerine düşeni eksiksiz yapacaktır." Referandum sürecine girildiği takdirde partisinin itiraz ve eleştirilerini cesurca yapacağını ve AK Parti'nin karşısında duracağının altını çizen Bahçeli, partilerinin tutumunun net olduğunu ve hiç kimseye destek vaadi şeklinde mütalaa edilmemesi gerektiğini belirtti. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun samimi olması gerektiğini, milli birlik ve dayanışma şuurunun canlandırılması için lazım gelen fedakarlıkları yapması gerektiğini savunan Bahçeli, AK Parti'nin anayasanın ilk dört maddesine sorunlu bakışı ve başkanlık sistemi konusundaki kuru inadının acilen gündemden çıkarılması gerektiğini ve böylece Türk milletinin hak ettiği bir anayasaya kısa sürede kavuşabileceğini kaydetti. "MHP'nin AKP'ye selektör yaptığı iddiasında bulunan kim varsa müfteridir" "Milliyetçi Hareket Partisi’nin siyasi ayak oyunlarıyla rehin alınması, tehdit ve şantajlarla kırmızı çizgilerini ihlal etmesi mümkün değildir ve ihtimal dahilinde görülemeyecektir" ifadelerini kullanan Bahçeli, "Partimizin yeni anayasa kanalıyla fitili tutuşturulmak istenen bölünmeye sessiz kalması hiç akıllara getirilmemelidir. Tüm bu açık seçik görüşlerimizi yok sayarak Milliyetçi Hareket Partisi’nin AKP’ye payanda, can simidi, figüran, selektör yaptığı iddiasında bulunan kim varsa ya müfteridir ya da zihnen müflistir" görüşünü savundu. Türkiye’nin, milli bir mutabakatla belini doğrultmasının, kuruluş ilke ve esaslarını çağın ve zamanın akışına göre sağlam esaslara bağlayarak yıkım ve çözülmeyi durdurmasının tek seçenek olduğunu belirten Bahçeli, MHP'nin, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk milletinin milli kimlik, milli beka ve milli varlığının teminat altına alınmasının, yüksek demokrasi standartlarıyla birlikte kişi hak ve özgürlüklerin meşru ve insan onuruna riayet edecek seviyelere çıkarılmasını vazgeçilmez gördüğünü aktardı. "Türk"süz anayasanın "ölüm" demek olduğunu vurgulayan Bahçeli, "Yalnızca bir kişinin egolarını tatmin etmek, mevki tutkusunu karşılamak, kişisel kariyer açlığını doyurmak için parlamenter sisteme neşter vurmaya teşebbüs etmek geçmişe sünger çekilmesi, 93 yıllık Cumhuriyet mirasının hiçe sayılması anlamına gelecektir. Buna da göz yummamız imkansızdır. Bu nedenle Milliyetçi Hareket Partisi yanlış ve yalanın arkasında durmayacak, ortak olmayacaktır" ifadelerini kullandı.