Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kadınlar inayet değil adalet bekliyor

08 Mart 2016 Salı

İşte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları; Kadınlar inayet değil, adalet bekliyor. Kadınlar kota değil, adil bir yarış talep ediyor. Kadınlar istismar edilmek değil, saygı görmek istiyor. Kimse kadınların bu isteklerine kulak tıkayamaz, sırtını dönemez. Biz bugüne kadar kadınlarımızın hak arayışlarında hep yanlarında olduk, cinsiyetleri sebebiyle istismar edilmelerine de daima karşı çıktık. En büyük saygıyı, en büyük selamı, en samimi anmayı hak edenler, şehitlerimizin anneleridir, eşleridir, çocuklarıdır. Onların evlatları, eşleri, babaları birer birer kahramandır. Bu ülkenin, bu milletin bekası için geride sevdiklerini bırakarak gözlerini kırpmadan büyük bir mücadeleye giden ve sonuçta da hayatlarını feda eden bu kahramanların hepsini de rahmetle, minnetle, hürmetle yad ediyorum. Biz bu dört şey için varız. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bu milleti parçalamaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Bayrağımıza eş bayrak dikmeye çalışanlar bu ülkede yer bulamayacaktır. Bu vatan topraklarını bölmek isteyenler bu ülkede yer bulamayacak, çukurlara gömülecektir. Devlet içinde devlet, asla buna müsaade edilmeyecektir. Katil devlet diyerek ihanet çukuruna gömülenlere inat devletimize sahip çıkıyor muyuz? Sendikaları terör örgütlerinin değil gerçek emekçilerin yuvası haline getiriyor muyuz? Sendikaları silah deposu haline getirenlerin karşısında dimdik duruyor muyuz? Bölücü terör örgütünden, paralel devlet yapılanması örgütüne kadar tüm şer çetelerine karşı milletimizin yanında yer alıyor muyuz? Kadınlarımız 'tamam' diyorsa bu iş tamamdır. Kadını, ekonomik ve sosyal hayattan tecrit edilmiş olarak sadece evine hapseden anlayış, yakın döneme ait bir tasavvurdur. Bu yanlış kabulü yıkmak adına geliştirilen refleksler ise tam bir ifrattan tefrite savruluş örneğidir. Açık söylüyorum, bana göre kadına en büyük zararı, hayatı 'ekonomik özgürlük parantezine' mahkum eden anlayış vermiştir. Halbuki, hangi annenin yaptığı iş, paraya tahvil edilebilir? Bunun bedeli olabilir mi? Olamaz. Biz kadının kafasındaki örtüyle değil, kafasının içindeki fikirlerle, üzerindeki elbiseyle değil, yüreğindeki inançla değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunun için 'başı açık', 'başı kapalı' ayırımı yapmıyoruz, yapamayız, buna hakkımız yok. Bu, insana değer vermemektir. Aile kurumunu yıkarak, değerleri yok ederek kadını özgürleştiremezsiniz. Tam tersine bu, kadının her alanda istismarının önünü açan bir yaklaşımdır.