17 °c

Dünya Helal Zirvesi

İSTANBUL (AA) - Dünya Helal Birliği Genel Başkanı Ahmet Gelir, helal ürünün daha pahalıya mal olan ürün anlamına gelmemesi gerektiğini belirterek, "Dünyadaki yarışta ucuz, kaliteli, bol üretebilen ürünler ayakta kalacak." dedi.Gelir, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Türk Standardları Enstitüsü (TSE) ile İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) iş birliğinde...

Ekonomi Haberi
Dünya Helal Zirvesi
Dünya Helal Zirvesi

İSTANBUL (AA) - Dünya Helal Birliği Genel Başkanı Ahmet Gelir, helal ürünün daha pahalıya mal olan ürün anlamına gelmemesi gerektiğini belirterek, "Dünyadaki yarışta ucuz, kaliteli, bol üretebilen ürünler ayakta kalacak." dedi.

Gelir, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Türk Standardları Enstitüsü (TSE) ile İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) iş birliğinde gerçekleştirilen Dünya Helal Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, 1 milyar 860 milyon Müslüman'ın eskiden sadece tüketici konumunda bulunduğunu, kendi tükettiği ürünler hakkında bir fikir sahibi olmadığını söyledi.

Gelir, "Birileri bize ürünlerin tanımlamasını yaptı, biz de peşinen kabul ettik. Standardize etti, standart denetimi ile ilgili kurallar koydu, kabul ettik. 'Makinaları, ekipmanları almalısınız' dedi, onları da aldık. Daha sonra İslam milleti kendi ürün ve hizmetleri hakkındaki bilgileri kontrol ihtiyacı duydu, işte helal çalışmalarının çıkış noktası budur." diye konuştu.

Bu çalışmalara başladıklarında diğer Müslümanlar'ın da kendilerinden farklı düşünmediğini ifade eden Gelir, şunları kaydetti:

"Bizim gibi düşünen devletler bir araya geldi. Artık sınırı geçtik, bir standart oluşturduk. Artık SMIIC var. İslam milleti kendi ürün ve hizmetlerini, kendi bilgi ve birikimiyle, laboratuvarlarıyla, bilim adamlarıyla oluşturacak, sonra ürettiği ürünlerin makinesini, teçhizatını üretecek. Hilesiz, zararsız, İslam inancına uygun ürün ve hizmetleri dünya piyasasına çıkaracak. Burada bir noktaya geldik. Şu anda iyi bir yerdeyiz. Sayı itibarıyla kendimizi küçük görmüyoruz. 34 İslam ülkesi SMIIC çatısı altında bulunuyor."


- "Belgelendirme kuruluşlarında çalışanlar Müslüman olmalı"


Ahmet Gelir, helal üreten şirketlerin ürünlerinin diğer ürünlere göre daha pahalı olmaması gerektiğini belirterek, "Helal ürün demek, daha pahalıya mal olan ürün anlamına gelmemeli. Dünyadaki yarışta ucuz, kaliteli, bol üretebilen ürünler ayakta kalacak." dedi.

İslam dinindeki haramların sınırlı olduğunu, bunlara dikkat edilmesi gerektiğini anlatan Gelir, belgelendirme kuruluşlarında çalışanların da Müslüman olması gerektiğini vurguladı.

Gelir, belgelendirme kuruluşlarının ülkeler arası çatı kuruluşlarının birbirlerini tanımasının önemine işaret ederek, "Malezya'daki belgelendirme kuruluşuyla Almanya'daki belgelendirme kuruluşunun usul ve tekniği ayrı olmamalıdır." ifadesini kullandı.


- "Helal gıda sektöründe çok iyi fırsatlar var"


Dinar Standarts Üst Yöneticisi (CEO) Rafi-uddin Shikoh, İslam dünyasının gıda harcamalarının çok büyük değer arz ettiğini belirterek, bunun önemli bir satın alma gücü olduğunu söyledi.

Küresel büyük markalar arasında helal markaların olması gerektiğini aktaran Shikoh, helal gıda sektöründe çok iyi fırsatlar bulunduğunu kaydetti.

Shikoh, helal gıdada ürün rekabetçiliğinin geliştirilmesinin önemini vurgulayarak, "Helal gıdanın bize verdiği fırsatları insanlık için kullanmalı ve insanlığa örnek olmalıyız." dedi.

Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) Program Yetkilisi Sadiq Syed ise kendi rollerinin ülkeler arası ticareti teşvik etmek olduğunu belirterek, BM içerisinde doğrudan özel sektör ile çalışan kurum olduklarını bildirdi.

Syed, ürün ve hizmetler konusunda helal piyasasının çok büyük fırsatlar içerdiğini, özellikle KOBİ'lerin bu piyasaya girmesi gerektiğini dile getirdi.

Avrupa Helal Gıda Konseyi Direktörü Ikbal Ahmed Qureshi, helal gıdaya olan talebin her geçen gün arttığını belirterek, helal piyasasının sadece gıda alanında değil, ilaç ve kozmetik alanında da büyüdüğünü ifade etti.

Bosna Hersek Helal Ürün Sertifikalandırma Ajansı Direktörü Amir Sakiç de helal ürünlerde sahtekarlık yapanlar olduğuna dikkati çekerek, kendi ülkelerinde piyasayı kontrol etme yetkilerinin ve güçlerinin olmadığını kaydetti.







Sıradaki Haber