Suudi sitesi sabq.org'un haberine göre; prensler, kraliyete bağlı bir sarayda bir araya gelerek, kraliyet üyelerinin su ve elektrik faturalarının artık devlet tarafından karşılanmamasını öngören kararnamenin geri çekilmesini talep etti.
Hürriyet'in haberine göre, Prensler, bir akrabaları için verilen idam cezası için de tazminat talep etti. Habere göre, prensler sarayı terk etmeyi de reddetti. Bunun üzerine kraliyet muhafızlarının devreye girerek, 11 prensi gözaltına alıp, hapsettikleri iddia edildi.
DAHA ÖNCE GÖZALTINA ALINAN PRENSLER
Suudi Arabistan Başsavcısı Şeyh Suud el-Muceb, 5 Aralık'ta yaptığı yazılı açıklamada, ülkedeki Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu tarafından ifadeye çağrılanların sayısının 320'ye ulaştığını, bunlardan bazılarının savcılığa sevk edildiğini, şu ana kadar tutuklananların sayısının ise 159 olduğunu belirtmişti.
Yolsuzlukla suçlananların çoğunun anlaşmayı kabul ettiğini ve haklarındaki işlemlerin tamamlanması için çalışmaların sürdüğünü aktaran Muceb, gözaltına alınanlarla bağlantılı 376 kişiye ait banka hesabının dondurulduğu bilgisini vermişti.
Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz tarafından 4 Kasım'da yayımlanan kraliyet kararnameleri ile Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu kurulması kararlaştırılmıştı. Söz konusu komisyon tutuklama, mal varlığına el koyma ve gerekli diğer işlemleri yapmak ile yetkilendirilmiş, başkanlığına da Kral Selman'ın oğlu Veliaht Prens Muhammed bin Selman getirilmişti.
Komisyonun kurulmasının hemen ardından başlatılan "yolsuzluk soruşturmaları" çerçevesinde başta Kraliyet Muhafızları Bakanı Prens Mutab bin Abdullah ve milyarder iş adamı Prens El-Velid bin Talal olmak üzere çok sayıda prens, bakan ve iş adamı gözaltına alınmıştı. Prenses Nevf bint Abdullah, 28 Aralık 2017'de sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabında Prens Meşal ve Prens Feysal'ın fotoğraflarını paylaşarak serbest bırakıldıklarını belirtmişti. Prenslerin serbest bırakılmalarıyla ilgili resmi açıklama yapılmazken, "Sebak" isimli internet sitesinde prenslerle mali uzlaşmaya varıldıktan sonra serbest bırakıldıkları öne sürülmüştü.
